Kısırlı Yada Çiğ Köfteli Altın Günü

[Mikro Step]

Son olarak yasadigim bir gercek olayi anlatayim.

80'li yillarda Ankara Siteler'de Omikron marka muzik seti ureten bir firmada calisiyorum.
Bir gun patron geldi arkadaslar Japonya'dan adamlar gelecek imalathanemizi gezecekler eger anlasabilirsek bize ortak olacaklar dedi.

Saga sola ceki duzen verildi gun geldi catti.

Herkes ciddi ciddi isini yapiyor. Japonlar gelip bizi seyrettiler. Tam atelyeden cikmak uzerelerken bizim iscilerden iki kisi imalati bitmis artik naylon posetine sokulu ve karton kutuya konmus amplifikator unitesinin naylonunu hafifce siyirip sac kutuya matkapla zart zart bir kac delik deldiler geri posetine koyup kutuya yerlestirip karton kutusunu kapattilar. Japon konuklar tum bu olaya tanik oldular.

O gune kadar boyle bir delik acildigini bilmiyordum. Ama surekli yapiyorlarmis.

Neyse Japon ortakligi olmamis.

Patron kopurerek geldi. Niye bu delikleri bitmis cihazda deliyorsunuz? Daha oncesinde niye delmiyorsunuz diye bagirdi cagirdi.
Hakli da. (Delme esnasinda cikan talaslar cihazin icine dusuyordur.)

Isciler deligin acilma sebebi uzerine bir aciklama yaptilar ama detayini hatirlamiyorum.

 

[Under Ground]

Son olarak yasadigim bir gercek olayi anlatayim.

80'li yillarda Ankara Siteler'de Omikron marka muzik seti ureten bir firmada calisiyorum.
Bir gun patron geldi arkadaslar Japonya'dan adamlar gelecek imalathanemizi gezecekler eger anlasabilirsek bize ortak olacaklar dedi.

Saga sola ceki duzen verildi gun geldi catti.

Herkes ciddi ciddi isini yapiyor. Japonlar gelip bizi seyrettiler. Tam atelyeden cikmak uzerelerken bizim iscilerden iki kisi imalati bitmis artik naylon posetine sokulu ve karton kutuya konmus amplifikator unitesini cikartip sac kutusuna matkapla zart zart bir kac delik deldiler geri posetine koyup kutuya yerlestirdiler. Japon konuklar tum bu olaya tanik oldular.

O gune kadar boyle bir delik acildigini bilmiyordum. Ama surekli yapiyorlarmis.

Neyse Japon ortakligi olmamis.

Patron kopurerek geldi. Niye bu delikleri bitmis cihazda deliyorsunuz? Daha oncesinde niye delmiyorsunuz diye bagirdi cagirdi.
Hakli da. (Delme esnasinda cikan talaslar cihazin icine dusuyordur.)

Isciler deligin acilma sebebi uzerine bir aciklama yaptilar ama detayini hatirlamiyorum.

 

[Under Ground]

@Mikro Step üstadım çok teşekkürler. Baya bir şeyler öğrendik sayende.

 

[Gokrtl]

Yav bu benim kaç kere izlediğimi hatırlamadığım film serisi. En sevdiğim film. Böyle dublaj yapılmış filmleri izleyince normalini izlerken aklıma geliyor hiç zevki kalmıyor. Troy filminin de dublajını izledikten sonra bir daha orjinalini hiç izleyemedim. Ama itiraf edeyim montaj da güzel olmuş

 

[Altair]

Yav bu benim kaç kere izlediğimi hatırlamadığım film serisi. En sevdiğim film. Böyle dublaj yapılmış filmleri izleyince normalini izlerken aklıma geliyor hiç zevki kalmıyor. Troy filminin de dublajını izledikten sonra bir daha orjinalini hiç izleyemedim. Ama itiraf edeyim montaj da güzel olmuş

Sen kalk sonra bir daha Haluk Levent'ten "Akdeniz Akşamları" dinle sonra, degil mi? Gerci simdi uc gun boyunca bana surekli Ibo videolari onerip cile cektirecek yutup. Forum icin nelere katlaniyoruz.

 

[Under Ground]

Memleket standartlarinin çok üzerinde 4 albüm yaptıktan sonra ego savaşları yüzünden dağılıp giden süper grup . Hala yamama elemanlarla devam etse de eski halinden çok uzak . Yıllardır bekliyorum esas kadronun biraraya gelmesini ama çok zor .

 

[Omega]

80'li yillarda Ankara Siteler'de Omikron marka muzik seti ureten bir firmada calisiyorum.

Omikron un sesini bir mağazada dinlemiştim.Mükemmel sesi olan bir amplifkatördü.
Tasarımı Marantz a çok benziyordu
@Mikro Step amplifikatörün detayını hatırlıyormusunuz ? Transistörmü kullanılmıştı yoksa, STK gibi bir entegremıi vardı çıkış katında?

 

[Mikro Step]

Transistorluydu. Ben ilk baslarda AM IF katinin ayarlarindan sorumluydum. Sonralari FM IF e gectim. Amplifikator katinda cok ciddi ayar gerekmedigi icin oraya vermediler.

 

[Under Ground]

Geçen gün kuaförde traş oluyorum . Malum traşın sonunda son aksiyon olarak kuaför eleman kulak tüylerini ateşle ya da makina ile bir şekilde temizler . Bu konuda en çok yapılan uygulama olarak genelde ucuna pamuk bağlanmış bir kalın tel ilk önce alkol ya da ispirtoya batırılıyor , daha sonra pamuk çakmak ile ateşleniyor . Sonra daha önceleri sebebini anlayamadığım ama pek de merakımı çekmeyen bir şekilde şöyle üç dört kere tele hızlıca vuruluyor , sonra oluşan güzel alevle kulaklar bir güzel ütüleniyor . Bu tele vurma hadisesinin neye şifa olduğunu baya acı yaşayarak öğrenmek nasip oldu . Kuaför gençten bir oğlan . İşyerinde son müşteride benim . Delikanlı traş konusunda hız rekorları kırıyor . Kapatıp gidecek işyerini . Paldır küldür , paldır küldür traşı yaptı fırtına gibi. En son abi bir isteğin var mı diye sordu . Dedim şu kulak tüylerini de bir yaksan . Eleman pamuklu teli alkole batırıp arkasından alevlendirdi. Kulağıma dayar dayamaz benim can havliyle hoplamam bir oldu . Çok da sağlam canım yandı . Noluyor oğlum ne yapıyorsun deyince abi pamukdan alkol kulağına damlayıp alev aldı demesin mi ? Çok da genç bir çocuk bağırsan ne olur , azarlasan ne olur . Biraz dikkatli olsana koçum deyip geçtim artık ama eve varana kadar kulağım baya bir yandı . Ertesi günde kontrol ettim baya bir yanma ve kabuklanma olmuş . Böylece pamuğa vurma hadisesinin neye faydası olduğunu öğremiş olduk

 

[Gokrtl]

Geçmiş olsun. Bende yine böyle talihsiz biri anlatırken öğrenmiştim.

 

[taydin]

Çok da sağlam canım yandı

Bence bundan sonra ona açık jiletle sakal traşı yaptırma

 

[volta]

Geçen gün kuaförde traş oluyorum . Malum traşın sonunda son aksiyon olarak kuaför eleman kulak tüylerini ateşle ya da makina ile bir şekilde temizler . Bu konuda en çok yapılan uygulama olarak genelde ucuna pamuk bağlanmış bir kalın tel ilk önce alkol ya da ispirtoya batırılıyor , daha sonra pamuk çakmak ile ateşleniyor . Sonra daha önceleri sebebini anlayamadığım ama pek de merakımı çekmeyen bir şekilde şöyle üç dört kere tele hızlıca vuruluyor , sonra oluşan güzel alevle kulaklar bir güzel ütüleniyor . Bu tele vurma hadisesinin neye şifa olduğunu baya acı yaşayarak öğrenmek nasip oldu . Kuaför gençten bir oğlan . İşyerinde son müşteride benim . Delikanlı traş konusunda hız rekorları kırıyor . Kapatıp gidecek işyerini . Paldır küldür , paldır küldür traşı yaptı fırtına gibi. En son abi bir isteğin var mı diye sordu . Dedim şu kulak tüylerini de bir yaksan . Eleman pamuklu teli alkole batırıp arkasından alevlendirdi. Kulağıma dayar dayamaz benim can havliyle hoplamam bir oldu . Çok da sağlam canım yandı . Noluyor oğlum ne yapıyorsun deyince abi pamukdan alkol kulağına damlayıp alev aldı demesin mi ? Çok da genç bir çocuk bağırsan ne olur , azarlasan ne olur . Biraz dikkatli olsana koçum deyip geçtim artık ama eve varana kadar kulağım baya bir yandı . Ertesi günde kontrol ettim baya bir yanma ve kabuklanma olmuş . Böylece pamuğa vurma hadisesinin neye faydası olduğunu öğremiş olduk

Geçmiş olsun. Ben kulak kıllarını ağdayla aldırıyorum. Biraz sancılı olabiliyor hatta gözümden yaş geldiği de oluyor ama temiz oluyor.

 

[Under Ground]

Dün zincir marketlerden birinde gezerken aktüel ürün rafında fiyatı 90 kusur liradan 29 liraya inmiş 1 kg nohut gördüm. Oha dedim bu ne biçim fiyat indirimi . Zaten son ürün kalmış. Hanım bu iyi bir mal herhalde alalım şunu deneyelim dedim . Hanım bugün pişirmiş. Görünce bir oha daha dedim . Hepsi hamur kıvamında yumuşacık pişmiş ve çok da lezzetli . Koçbaşı nohutuymuş. İnternetten baktım hakikaten normal nohutun iki katı fiyatı. Içinde pismeyeni kazık gibi olanı çok olup adamı gazdan öldüren nohutlardan gına gelmişti valla.

 

[Mikro Step]

Geçmiş olsun. Ben kulak kıllarını ağdayla aldırıyorum. Biraz sancılı olabiliyor hatta gözümden yaş geldiği de oluyor ama temiz oluyor.

Universitede arada bir burun killarimdan bir kaci uzar burnumdan disari cikardi. Bizim zamanimizda ogrenci evinde minik makas falan olmazdi.

Cakmagin dugmesine basip burnuma dogru gaz bastim.

Sonra cakmagi atesledim. Roket nozulundan cikan alev gibi gibi aniden ates cikti burnumdan. Killardan kurtuldum ama burnum uzun sure iyilesmedi.

O yuzden sinek ilaci icenleri, arkadasinin kicina kompresorden hava basanlari falan cok yadirgamiyorum.

 

[Under Ground]

Oturup hayretle izliyorum bu arkadaşın videolarını. En azından abone olup destek verebiliriz .

 

[gumush]

Gercekten harika , ara ara geliyor aklima tekrar bulup izliyorum. Cok keyif aldigim bir video.

 

[Mikro Step]

Hmm hiç mantık yapmadı. Aynı şekle sahip bütün bir saç parçası mutlaka delikliden daha mukavimdir diye düşünüyorum. Yoksa binaya ne kadar az kolon koyarsan o kadar sağlam olur gibi oluyor (bizim Türk müteahhitleri de bu düşüncede )

Delik delindigi icin degil de fotodaki kirmizi ile gosterdigim sac seklinden dolayi sac daha dayanikli hale gelmistir.

Universitedeki hocamiz form verme teknigi ile ince bir sacin daha kalin bir sacmis gibi davranmasina neden olur demisti.

Eski araclar cok kaliteliydi simdikiler teneke gibi denerek yeni araclarin kaportasinin inceliginden yakinilir.
Bunun arkasinda yatan teknik sebep de form verme teknigi.

Bu sayede ince sac kullanilarak hem aracin agirligi dusuruluyor hem de maliyet dusuyor buna karsilik kaybedilen dayanim saca form vererek geri kazanilmaya calisiliyor.

 

[hakan8470]

Detay