Linkedin'de daha önce gördüğüm bir paylaşımı bulmak

Mesleğine atandığı gün büyük bir aşkla gittiği görevinde şehit edildiklerinde de adlarını "devlet memuru" diye anabiliyor musunuz?
O özel okul hocalarının Anadolu'nun ücra köşelerinde yaşayan her vatandaşa aynı şevkle eğitim verdiklerine/verebileceklerine inanıyor musunuz?

"Kırmızı Oda" hikayelerinde, o bahsettiğiniz insanların oralara gelmesini ve oralarda kalmasını sağlayan mekanizmaların da ortaya çıkarılabileceğini ümid ederim.

Bugün hâlâ temizlenmeye çalışılan FETÖ vb belaların bu memurlar üzerinde en çirkin iftira yalan organizasyonlarıyla nasıl tepindiğine şahit oldunuz mu?

Çeşitli vasıflarla birbirine irtibatlı üst yönetim ilişkilerinin bu insanları nasıl yönetmeye kalktığını hiç duydunuz veya bir memurdan dinleyebildiniz mi?

Şehit bir polis memurunun ardından "devlet memuru"ydu demezsiniz.

Kar yolları kapadığında gece gündüz açmaya çalışan ekiplerin başında onların idare sevkini gerçekleştiren kimselere de "devlet memuru" demezsiniz.

Kontrolör olduğu ihalede pek çok usulsüzlüğe göz yummadığı için işinden görevinden olan ve devlet memuriyetinden çıkarılma cezası aldığı için pek çok siyasi sosyal ve ekonomik hakkı kısıtlı duruma düşen insanlara da "devlet memuru" diyemezsiniz. Hiç böyle birisinin üzerine çöken dünyasının ağırlığını teselli ile olsun paylaştınız mı?

Tabi siz KPSS'de derece yapmış olan birinin mülakatla elenmesi üzerine ona da "devlet memuru" demeyeceksiniz.

Bunları diyemeyeceksiniz çünkü, bugün birilerinin toplumu her türden ayrıma düşürerek kolayca yönetmesinin temel yöntemidir bu.

Mesela ben aldığım teknolojik ürünün arızası çıktığında satıcısı ve onun teknik servis elemanları tarafından savsaklanıyorsam bütün teknoloji ilgililerine ahlaksız demiyorum...

Bir mağazaya yahut markete gittiğinizde, orada müşterilerine kötü davranan bir tezgahtar görürseniz sanırım bunu diğer tezgahtarların suçu olarak düşünmezsiniz. O tezgahtarın orada nasıl çalıştığını hangi yollarla çalışmaya devam ettiğini tahmin edebilirsiniz. Ancak bu, diğer tezgahtarların suçu olmayacaktır büyük ihtimalle.

Kötü örneklerin hemen arkasında onun kat kat fazlası sayıda ahlakıyla, vazife şevkiyle işine, kurumuna, sımsıkı sarılmış insanların da "devlet memuru" olduğunu unutursanız kader bu kınadıklarınızı size ağır yaşatır.



 
"Tam zıttı ise özel okullar. Aynı ülkede yetişmiş belki aynı hocalar orada belirli bir hedefe zorla gitmek üzere çalıştırılıyorlar. Ve başlarındaki eğitimci patron tarafından denetleniyorlar. Varolan sistemi değil daha iyi nasıl öğretirizin müfredatını kendilerine göre yapıyorlar. Bir konuyu %50 düzeyde değil %90 düzeye yakın olacak şekilde nasıl öğretilecekse öyle öğretiyorlar."

Aynı denetim imkânlarının devlet mekanizmasında karşılığı yok mudur sizce, neden işletilemiyor? İşletilse de tüm devlet kurumları arındırılsa bu olumsuzluklardan değil mi...

Hem bu özel sektörde çalışanlar ayrı bir topraktan mı yaratıldı da orada çalışmaya has dürüstlükte insanlar oldular. Ya da "devlet memuru" olunca bunları bozan ne var orada? Ya da sizi de"devlet memuru" yapsak siz bari dürüstlüğünüzle değiştirseniz durumu; yoksa siz de mi ilk fırsatta yukarıda saydıklarınız gibi bir hâle dönüşürsünüz.

Cevaplar tam da sizin verdiğiniz izahta yatıyor: Bina yatırımı devlet yani kamu yani milletin servetinden yapılsın; özel teşebbüs bu masrafsız yapı içerisinde kendi parasını risksiz kazansın... Zaten binalar devletin, içindeki memuru liyakatle ehliyetle atayın; güvenin ama denetleyin.

Amma velakin durum böyle değil! Türkiye'de pek çok kurumun özel teşebbüs eline geçirilmesi çok uzun zamandır süren bir liberalleşme politikasıdır ve bu ancak kurumların ve o kurumlarda yürütülen personel rejiminin itibarsızlaştırılması serüvenidir.

Daha üstü siyasi tartışmalara girmek istemem ancak, takip ettiğim kadarıyla Dolar kurunun yükselmesine ilişkin konuda da aynı kritik hatalar yapılmaktadır. Tartışılması, anlaşılması lazımdır, hiç şüphem yok. Ancak yüzde yüz bilinmeyen konularda toplumun diğer insanlarını zan altında bırakmak bu tartışmalardan elde edilecek faydayı gayet sınırlı bir düzeye indirecektir.

 
Evet konu hakikaten sapmış, ben tüm konular konuşulurken her meseleye bir itidal ile yaklaşılmasını önermeye çalışırken, bir memur olarak konuşabiliyor oluşumun sizin için fazla özgürce olduğunu es geçmişim...

Ancak meselelere çözüm aramaktaki samimiyetiniz buradan itibaren sakıt olmuştur. Zira çözmek önce idrak etmeyi gerektirir. İdrak ise adaletle yani eskilerin tabirince herşeyi yerli yerine koymakla olur.

Buyrunuz meydan sizin: Ne de olsa söz söylemek bedava, sükut samimiyet-bahâsına...

 
Ya konuşmayayım diyorum da olmuyor petrole zam, elektriğe doların uçuşundan büyük zam sonra siz diyorsunuz dolar düştü. Sütün, peynirin fiyatı belli düşen bir tanesi var mı?

Bu kadar doların düşmesinden memnun olduğunuza göre siz marketten dolar mı satın alıyorsunuz, dolar mı yiyorsunuz? Ya da meşhur bakanın sözüyle dolar mı harcıyorsunuz? Dolar bile ülke ekonomisinden daha insaflı.
 

Forum istatistikleri

Konular
7,287
Mesajlar
123,233
Üyeler
2,941
Son üye
skipper

Son kaynaklar

Son profil mesajları

Freemont2.0 herbokolog Freemont2.0 wrote on herbokolog's profile.
nick iniz yakıyor
:D
Freemont2.0 posta Freemont2.0 wrote on posta's profile.
Merhabalar :)
az bilgili çok meraklı
Prooffy semih_s Prooffy wrote on semih_s's profile.
Merhaba, sizden DSO2C10 hakkında bilgi rica ettim. Yanıtlarsanız sevinirim...
Unal taydin Unal wrote on taydin's profile.
Timur Bey, Arduino kontrollü bir akü şarj cihazı yapmaya çalışıyorum. Aklımdaki fikri basit bir çizim olarak konu açmıştım. Özellikle sizin fikirlerinizi çok önemsiyorum.
Back
Top