Elektrik ve Elektronik

Bir tamircinin, teknik servisin veya elektronik kartların tamir onarımının yapılması gereken iş yerlerini tespit et. Ne kadar ücret vereceklerini, ne kadar tatil olduğunu, sendika var mı yok mu, sosyal haklar ikramiyeler falan sormadan hemen işe başla. 6ay boyunca da hızlı bir şekilde ilerle, çalıştığın yere iyi para kazandır. 6 ay sonra da işverenle masaya otur ve ücretinde uygun bir iyileştirme talep et.
Bu öneri bana bir yerden tanıdık geliyor. :D

Çok iyi bir metod ben de böyle düşünüyorum ama nasıl tespit edebilirim bilmiyorum.
Hangi şehirdesin? Yaş kaç?

İşkura kaydını yaparken meslek grubunda "teknik servis" seçersen ve statüsünü de işsiz, yada iş arayan (artık sistemde nasıl tanımlıysa) olarak ayarlarsan, o tarz ilanlar olduğunda cep telefonuna mesaj gönderiyorlar. Bu ayarları işkurun web sitesinden de yapabiliyorsun.

Bunun dışında kariyer.net var ama ben yıllardır oradan hiç iş bulamadım. Sanırım oradaki firmalar hep üst seviye ve aradıkları elemanlarda hep üst seviye.
Elemanonline var. Ben şuanki işimi işinolsun üzerinden buldum. Tek yapman gereken iş bulana kadar teknik servis kategorisindeki ilanları her gün incelemek.
İllaki sana göre bir iş çıkacaktır.

Ama eğer bilgi sıfır ise işin zor. En kötü firmalar bile hiç bilmeyen birini almak istemiyor. Bence hiç vakit kaybetme. Youtube içerik dolu. Elektronikte pasif elemanları öğrenmeye başla. İlerledikçe her şey kafanda oturur. Yavaş yavaş evde deneyler yaparsın. Ufak çaplı bir atölye oluşturursun. Bende böyle böyle başladım öğrenmeye. Şimdi evdeki atölyem iş yerimdekinden bile daha iyi seviyede. Bazen eve geliyorum iş yapmaya :)
 
Biz de kariyer.net te ilan açmıştık teknoloji serbest bölgesindeki ofisimiz için. İlan, gömülü sistemlerde yazılım geliştirme ile ilgili idi. Bir haftada 300 tane başvuru geldi, sadece 3 tanesi bizim aradığımız özelliklerde idi. Onun dışındaki başvuruların istenen özellikler ile hiç alakası yoktu.

* Ofis programlarını iyi kullanırım diyen bir sürü başvuru
* .NET veya web işi yapan bir sürü başvuru.

Hatta birkaç tane KUMPİRCİ bile başvurdu :kizgin1:
 
Bu öneri bana bir yerden tanıdık geliyor. :D


Hangi şehirdesin? Yaş kaç?

İşkura kaydını yaparken meslek grubunda "teknik servis" seçersen ve statüsünü de işsiz, yada iş arayan (artık sistemde nasıl tanımlıysa) olarak ayarlarsan, o tarz ilanlar olduğunda cep telefonuna mesaj gönderiyorlar. Bu ayarları işkurun web sitesinden de yapabiliyorsun.

Bunun dışında kariyer.net var ama ben yıllardır oradan hiç iş bulamadım. Sanırım oradaki firmalar hep üst seviye ve aradıkları elemanlarda hep üst seviye.
Elemanonline var. Ben şuanki işimi işinolsun üzerinden buldum. Tek yapman gereken iş bulana kadar teknik servis kategorisindeki ilanları her gün incelemek.
İllaki sana göre bir iş çıkacaktır.

Ama eğer bilgi sıfır ise işin zor. En kötü firmalar bile hiç bilmeyen birini almak istemiyor. Bence hiç vakit kaybetme. Youtube içerik dolu. Elektronikte pasif elemanları öğrenmeye başla. İlerledikçe her şey kafanda oturur. Yavaş yavaş evde deneyler yaparsın. Ufak çaplı bir atölye oluşturursun. Bende böyle böyle başladım öğrenmeye. Şimdi evdeki atölyem iş yerimdekinden bile daha iyi seviyede. Bazen eve geliyorum iş yapmaya :)
Bursa'da yaşıyorum, 31 yaşındayım. Elektrik ile ilgili priz, anahtar takma, aydınlatma araçları takma gibi, kablo standartları ve faz, nötr, toprak bağlantısı gibi basit şeyleri biliyorum sadece, ama bunların işe alınmamı sağlar mı bilemiyorum.
 
Biz de kariyer.net te ilan açmıştık teknoloji serbest bölgesindeki ofisimiz için. İlan, gömülü sistemlerde yazılım geliştirme ile ilgili idi. Bir hafta 300 tane başvuru geldi, sadece 3 tanesi bizim aradığımız özelliklerde idi. Onun dışındaki ilanların istenen özellikler ile hiç alakası yoktu.

* Ofis programlarını iyi kullanırım diyen bir sürü başvuru
* .NET veya web işi yapan bir sürü başvuru.

Hatta birkaç tane KUMPİRCİ bile başvurdu :kizgin1:
Konuyu sallamadan direk başvuru yapmışlar herhalde
 
Biz de kariyer.net te ilan açmıştık teknoloji serbest bölgesindeki ofisimiz için. İlan, gömülü sistemlerde yazılım geliştirme ile ilgili idi. Bir hafta 300 tane başvuru geldi, sadece 3 tanesi bizim aradığımız özelliklerde idi. Onun dışındaki ilanların istenen özellikler ile hiç alakası yoktu.

* Ofis programlarını iyi kullanırım diyen bir sürü başvuru
* .NET veya web işi yapan bir sürü başvuru.

Hatta birkaç tane KUMPİRCİ bile başvurdu :kizgin1:
Abi bazı firmalar da öyle abartıyor ki aradıkları kriterleri alt alta bir yazıyorlar, sanırsın nasaya astronot arıyorlar. Hatta bazılarına soruyorsun ücreti "asgari ücret" diye cevap veren çıkıyor. Bu tam sizin kumpircinin ters örneği. Kumpirci firma :katil2:
 
Abi bazı firmalar da öyle abartıyor ki aradıkları kriterleri alt alta bir yazıyorlar, sanırsın nasaya astronot arıyorlar. Hatta bazılarına soruyorsun ücreti "asgari ücret" diye cevap veren çıkıyor. Bu tam sizin kumpircinin ters örneği. Kumpirci firma :katil2:
Aynen öyle, komedi dizisinde bunun geyiğini yapıyorlar, dizide olur bu tür şeyler diye umuyorsun ama gerçekte de var, şaka gibi
 
Hatta bazılarına soruyorsun ücreti

Valla iş ilanında ücreti yazan bir firmaya ben olsam başvurmam. Çünkü adam beni kafadan belli bir kategoriye sokuyor. Yani sen ağzınla kuş tutsan da, burada alabileceğin para bu demeye getiriyor. Onun yerine iş görüşmesinde tartsın beni, ona göre bir ücret teklifi ve pazarlık olsun isterim.
 
Bursa'da yaşıyorum, 31 yaşındayım. Elektrik ile ilgili priz, anahtar takma, aydınlatma araçları takma gibi, kablo standartları ve faz, nötr, toprak bağlantısı gibi basit şeyleri biliyorum sadece, ama bunların işe alınmamı sağlar mı bilemiyorum.
Sağlar. Bazı iş yerlerinde "zayıf akımcı" diye bir kategori var. Basit işler yapıyor bu zayıf akımcı. Priz bozuldu değiştir, internet kablosu bozuldu jack çak, klima su damlatıyor kontrol et vs gibi işler. Ben üç gündür bir çay kazanı ile uğraşıyorum. Lanet olasını her yerden perçinlemişler. Vida yok cihazda. Bir yerden su kaçırıyor bulamıyorum. Contaları filan değiştirdim yok olmadı, teflon bantları yeniledim nafile. Bu günde sıvı conta ile muhtemel yerleri yapıştırdım ama yine kaçırdı. En son patrona dedim ben bunun içinden çıkamıyorum servis çağırın. :D
Bazen herşeyi yapamazsın, tıkandığın noktalar olur. Eğer İşe girerken kendini doğru şekilde ifade edersen, onlarda beklentilerini ona göre tutarlar. Yapamadığın zaman bir şey demezler. Ben işe girerken bunları bir bir anlattım. Her şeyi yapamam dedim. O yüzden yapamadığım yerde servis çağırın deme lüksüne sahibim.
 
Valla iş ilanında ücreti yazan bir firmaya ben olsam başvurmam. Çünkü adam beni kafadan belli bir kategoriye sokuyor. Yani sen ağzınla kuş tutsan da, burada alabileceğin para bu demeye getiriyor. Onun yerine iş görüşmesinde tartsın beni, ona göre bir ücret teklifi ve pazarlık olsun isterim.
İş ilanında ücret yazmak özellikle yabancılarda yaygın bir durum. Eğer bir ücret aralığı verdiyse ve ben o iş tanımını o paraya yapmayacaksam neden başvurayım ki? Şu an bazı firmalar görüyorum adam 2.-3. görüşmeye çağırıyor ancak öyle ücret konuşuyor, tam miktarı söylemese bile aşağı yukarı miktarı ya ilanda ya da ilk görüşmede doğrudan söylemeli ki insanlar bir karar verebilsin. Tabi bunun kendi ücret politikanı açık etme gibi olumsuz tarafları da var, kaldı ki çoğu firma maaşların söylenmesini yasaklıyor.
 
Sağlar. Bazı iş yerlerinde "zayıf akımcı" diye bir kategori var. Basit işler yapıyor bu zayıf akımcı. Priz bozuldu değiştir, internet kablosu bozuldu jack çak, klima su damlatıyor kontrol et vs gibi işler. Ben üç gündür bir çay kazanı ile uğraşıyorum. Lanet olasını her yerden perçinlemişler. Vida yok cihazda. Bir yerden su kaçırıyor bulamıyorum. Contaları filan değiştirdim yok olmadı, teflon bantları yeniledim nafile. Bu günde sıvı conta ile muhtemel yerleri yapıştırdım ama yine kaçırdı. En son patrona dedim ben bunun içinden çıkamıyorum servis çağırın. :D
Bazen herşeyi yapamazsın, tıkandığın noktalar olur. Eğer İşe girerken kendini doğru şekilde ifade edersen, onlarda beklentilerini ona göre tutarlar. Yapamadığın zaman bir şey demezler. Ben işe girerken bunları bir bir anlattım. Her şeyi yapamam dedim. O yüzden yapamadığım yerde servis çağırın deme lüksüne sahibim.
Çalıştığım elektrik dükkanı vardı, hepsi böyle mi bilmiyorum ama temeli atılmış binaya toprak kablosunu bina çevresince çekmek, inşaat olan binanın içine şap atılmadan önce kablo döşemek, inşaat çatısının demirlerinin altından elektrik boruları geçirmek, bunları yaparken de doğalgaz tesisatçısı, su tesisatçısı veya inşaat çalışanları ile aynı ortamda çalışmak zorunda kalmak gibi durumlar vardı. Çalışılan ortam yeri gelir müstakil ev, site, villa, atölye, at çiftliği elektrik olan her yer oluyor. Çalışma ortamları çok geniş ve çeşitli olduğu için ayak uyduramamıştım.
 
Ben hayatımda 1 defa elektrikçiye çırak olarak girdim. İlk iş günüm. Buatı tanımıyorum. Ustam merdivenin tepesine çıkmış bana sesleniyor buat ver bir tane diye. Bende malzemeler arasında hangisi acaba diye aranırken "Hadisene lan" diye bir bağırdı bana. O dakka döndüm sırtımı yürüdüm. Peşimden bağırdı nereye filan diye ama hiç dönüp tek kelime etmedim. Her halde o gün merdivenden elli kere inip çıkmıştır buat almak için. :D
 
Ben hayatımda 1 defa elektrikçiye çırak olarak girdim. İlk iş günüm. Buatı tanımıyorum. Ustam merdivenin tepesinden buat ver bir tane dedi. Bende malzemeler arasında hangisi acaba diye aranırken "Hadisene lan" diye bir bağırdı bana. O dakka döndüm sırtımı yürüdüm. Peşimden bağırdı nereye filan diye ama hiç dönüp tek kelime etmedim. Her halde o gün merdivenden elli kere inip çıkmıştır buat almak için. :D
Öğretme gibi istekleri yok bu tür insanların. Hiç yoksa en azından bir ustanın birkaç kez malzemelerin ne olduğunu söylemesi şart. Yani bak ben bir kere söyledim ikinciye kesinlikle söylemem düşüncesinde ustalar gördüm. Bana da lise mezunuyum diye alaylı gözle bakıyorlardı stajdayken.
 
Ben teknik lise yıllarında her yaz televizyon tamircisi bir ustanın yanında çıraklık yaptım. Ama usta standart bir tamirciden çok öte birisiydi. Almanya'dan Hirschmann'in VHF, UHF aktarıcı cihazlarını getirtmiş, tersine mühendisliğini yapmış ve benzer işi gören cihazlar yapıyordu. O zamanlar uydu yayını ve kablo tv yaygın değil, her yayın VHF/UHF anten ile alınıyordu. Eğer dağlarla çevrili bir köyde isen de, tek çaren, dağın başına bir VHF/UHF relay (aktarıcı) koymak idi. Bizim usta da bunu yapıyordu işte. Yüzlerce MHz frekansta mesela 50 W çıkış gücü elde ediyordu.

Bir gün sanayiden oto elektrikçisi geldi. Bizim usta da bununla eğlenmek istiyor. Aktarıcıyı ON yaptı. Ama aktarıcı ve anteni oto elektrikçisi görmüyor. Sonra içeriden bir floresan ampul getirdi. Ampul bir yere bağlı değil havada yanıyor. Oto elektrikçiye dönüp "usta, sence nasıl oluyor bu iş?" diyor. Usta bakıyor, inceliyor, işin içinden çıkamıyor. Hani içinde pil var dese, o zamanlar öyle lityum pil falan hak getire :D

Bu sefer bizim usta bir otomobil farını bağladı aktarıcının çıkışına. Far yanıyor. Oto elektrikçiye de "usta şu ampulü şu cımbızla kısa devre et bakalım" dedi. Usta ampulün sönmesini beklerken ampul daha kuvvetli yanıyor.

"Ben bildiklerimi de unutmadan gideyim abi" deyip kalktı gitti :katil2:
 
Ben teknik lise yıllarında her yaz televizyon tamircisi bir ustanın yanında çıraklık yaptım. Ama usta standart bir tamirciden çok öte birisiydi. Almanya'dan Hirschmann'in VHF, UHF aktarıcı cihazlarını getirtmiş, tersine mühendisliğini yapmış ve benzer işi gören cihazlar yapıyordu. O zamanlar uydu yayını ve kablo tv yaygın değil, her yayın VHF/UHF anten ile alınıyordu. Eğer dağlarla çevrili bir köyde isen de, tek çaren, dağın başına bir VHF/UHF relay (aktarıcı) koymak idi. Bizim usta da bunu yapıyordu işte. Yüzlerce MHz frekansta mesela 50 W çıkış gücü elde ediyordu.

Bir gün sanayiden oto elektrikçisi geldi. Bizim usta da bununla eğlenmek istiyor. Aktarıcıyı ON yaptı. Ama aktarıcı ve anteni oto elektrikçisi görmüyor. Sonra içeriden bir floresan ampul getirdi. Ampul bir yere bağlı değil havada yanıyor. Oto elektrikçiye dönüp "usta, sence nasıl oluyor bu iş?" diyor. Usta bakıyor, inceliyor, işin içinden çıkamıyor. Hani içinde pil var dese, o zamanlar öyle lityum pil falan hak getire :D

Bu sefer bizim usta bir otomobil farını bağladı aktarıcının çıkışına. Far yanıyor. Oto elektrikçiye de "usta şu ampulü şu cımbızla kısa devre et bakalım" dedi. Usta ampulün sönmesini beklerken ampul daha kuvvetli yanıyor.

"Ben bildiklerimi de unutmadan gideyim abi" deyip kalktı gitti :katil2:
Adamlar elektriğin karekökünü öğreniyorlar, biz ne kadar elektriği bilsek de onların öğrendikleri yanında çok fark var
 
...O zamanlar uydu yayını ve kablo tv yaygın değil, her yayın VHF/UHF anten ile alınıyordu. Eğer dağlarla çevrili bir köyde isen de, tek çaren, dağın başına bir VHF/UHF relay (aktarıcı) koymak idi. Bizim usta da bunu yapıyordu işte...
Tanıdım onu. O usta "Vizontele deli Emin" değil mi?
 
Tanıdım onu. O usta "Vizontele deli Emin" değil mi?

Yok benim usta gayet aklı başında idi (Amerika'dan çalışmayan klasik Ford Mustang getirtip tamir etmeye çalışmasını saymazsak :ohno1:)
 
Yok benim usta gayet aklı başında idi (Amerika'dan çalışmayan klasik Ford Mustang getirtip tamir etmeye çalışmasını saymazsak :ohno1:)
Amerikadan o sekilde bir sey geliyor ise kesin hurdadir, amrikalilar istifcidir, eski sey manyaklaridir. Calisan Ford u asla gondermezler. Calistiramamislardir da ondan kurtulmuslardir. Senin usta da onu yapmak icin kivransin dursun, zavalli adam. Calistiramayinca da iste reklam oluyo.

Calistirsaydi belki de suan Ford mustang i bile calistirdi diyecektin :pillowfight1:
 
@pandora1649 bazen firmalarin hep deneyimli insan aradigini dusunuyor isen yaniliyorsun, deneyimli insani istedigin gibi egip bukemessin. Bazi akli basinda firmalar deneyimsiz ama uzun yillar birlikte calisacak insanlar arar. Insankaynaklarina veya is basvurusunda gorustugun kisiye, ogrendiklerini onlar icin uzun yillar kullanacagina ikna etmen gerekir. Hic bir firma para kazanamayacagi adami is e almaz.

Ornegin evli degilsen is e almayabilirler, askere mi gidecek, bir kizin pesine mi gidecek, ya da laf dineletemeyiz diye. Ancak boyle dusunseler bile boyle olmadigini gostermen gerekir.
 
Amerikadan o sekilde bir sey geliyor ise kesin hurdadir, amrikalilar istifcidir, eski sey manyaklaridir. Calisan Ford u asla gondermezler. Calistiramamislardir da ondan kurtulmuslardir. Senin usta da onu yapmak icin kivransin dursun, zavalli adam. Calistiramayinca da iste reklam oluyo.

Calistirsaydi belki de suan Ford mustang i bile calistirdi diyecektin :pillowfight1:
ah şu 5.2L 100hp(?) amerikan araçları,
kocaman radyatörler, yağ soğutucuları,intercooler'lar, çift yağ pompaları.
Ama elde var 100hp(?).
 

Çevrimiçi üyeler

Forum istatistikleri

Konular
5,879
Mesajlar
100,182
Üyeler
2,488
Son üye
ilter

Son kaynaklar

Son profil mesajları

gruptaki arkadaşlara selamlar. sıteyi bu gün fark ettim. Asansör için 2x7 segment LCD gösterge üretmek istiyorum. acaba bu sayfadaki arkadaşlardan destek alabilirmiyim. LCD nin mantık açılımı ektedir.
deneyci wrote on TA3UIS's profile.
Selam.
Amatör telsiz lisansı nasıl alınıyor?
Lisansı olmayanı forumlarına almıyorlar. :)
Bilgi alamıyoruz.
cemalettin keçeci wrote on HaydarBaris's profile.
barış kardeşim bende bu sene akıllı denizaltı projesine girdim ve sensörleri arastırıyorum tam olarak hangi sensör ve markaları kullandınız yardımcı olabilir misin?
m.white wrote on Altair's profile.
İyi akşamlar.Arabanız ne marka ve sorunu nedir.Ben araba tamircisi değilim ama tamirden anlarım.
* En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir. Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lâzımdır. Bir milletin hakikî kurtuluşu ancak bu suretle olur. (1922)
Back
Top