Yıllar önce teknik lisede okurken elektrifikasyon dersinde hocamız bu konuyu yani çoklu fazlı sistemleri fırçasız motor için değil de asenkron motorlar ve şebeke sistemi için sorup tartışma konusu açmıştı. Sonuç olarak sınıfça (hocamız nedenini zaten biliyordu) sistemin 4-5-6-7-....n fazlı olmasının teorik hiçbir kısıtlaması olmadığı ama maliyet ve uygulama aşamasındaki pratiklik kriterlerine göre en mantıklı sistemin 3 fazlı olduğu kanısına varmıştık. Sistemin 3 fazlı şebekelere motor gibi yükler bağlanırken bağlantı hatası yapıldığında en fazla dönüş yönü ters olabiliyor. Bu sorun elektriksel açıdan sorun teşkil etmiyor, mekanik açıdan duruma göre değişebilir. Bu durum yön değiştirmeyi de kolaylaştırmakta. Ama sistemde 3 fazdan daha fazla faz olduğunda faz sıralamaları muhakkak doğru yapılmalı. Yani 3 ten fazla faza sahip şebeke ile elektrik sistemi kurulu olsaydı, alternatörden tutunda YG-OG-AG iletim hatlarına, hatta duvardaki n-fazlı prize kadar bağlantı sıralaması önem arz edecekti. 3 fazdan daha fazla faza sahip şebekenin bariz bir faydası olacak olsaydı Tesla bunu muhakkak kullanırdı.
Not: Burada şebeke üzerinden konuya değindim. Fırçasız motorlarla çok bağlantısı yok farkındayım. Ama piyasaya sürülen endüstriyel frekans konvertör sürücüler mevcut motorları (asenkron motorları) kullandıkları için 3 fazlı sistemin standart olarak kabul gördüğünü düşünüyorum. Yoksa nüve saclarının oluk sayısından tutunda geometrik kesim şekillerine, bobin sarım yöntemlerine kadar gerekli değişiklerin yapılması gerekliliği yanında elektronik sürücünün değişimi çok daha basit bir iş olur kanaatindeyim.
