Zamanda yolculuk mumkun mu?

dünyada yaşanan her an ışık formunda uzaya yayılır. biz bu ışığın bir ok gibi düz ilerlediğini varsayalım. yani yaşanan her an (ışık) bir öncekinin gerisinde uzayda ilerliyor. eğer ışık hızından çok çok çok daha yüksek bi hıza ulaşılabilir ve bu hızla uzayda ilerleyen ışıklara yetişilebilirse geçmişe gidelebilir gibi bi teori vardı diye hatırlıyorum.
 

Zamanda geri ileri gitme durma yok. Stroboskopik etki gibi yanılsama var. :)
 
Hızı bir vektör olarak düşünmen gerekiyor. Eğer böyle yaparsan da, yörüngedeki uydu sürekli bir ivme altındadir. Vektörel hızı sürekli olarak değişmektedir.
Newton fiziği ve özel görelilikte öyle, ama genel görelilikte öyle değil. Bu soruları genel görelilikle düşünmeye çalışıyorum.

Yalnız cevabı yanlış vermişim. Zamanın ilerleme hızı ivmeye bağlı değil. İki şeye bağlı: bulunduğumuz noktadaki gravitasyonel büküm (uzay-zaman çarşafı ne kadar sarkmış) ve hıza. Yani hız zamanı etkiliyor.

Kafa karıştırıcı konular :dusun3:
 
Muhtemelen bir şekilde geçmişe gidersem, ve yanımda da teknoloji götürmüşsem, kesinlikle bunları ortaya dökmem, gelecekten geldiğimi de söylemem. Ana babamı sorana da öldü derim. Ortama maksimum uyum sağlamaya çalışırım. İnsanlar anlamadıkları birşey ile karşılaşırlarsa onu bir tehdit olarak görürler :)
Söylemeyerek bilimi mi gizliyorsun? :yerlereyat1:

Önemli olan, mutlak bilim olarak bir sorun yok, benim anam babam var, ama yeni paralel evrende birden ortaya çıktım, orada benim geçmişimim izi sürülemiyor.

Yanlıyorsun! Türkiye çoktan açık kaynağa geçti. E-devletten göremezlerse, panellerden bakarlar. Onlar da kesmezse, Microsoft, Google, Meta vs canına okur, nerden geldi bu adam diye. O kadar paralel evrene gitmişsin, orada da vardır herhalde bir Bill Gates filan. :yerlereyat1:

---

Şakası bir yana, termodinamiğin yasalarından enerjinin korunumu yasasına göre, evrende enerji ne yok edilebilir ne de yoktan var edilebilir. Eğer paralel evrene geçip başka bir sen ile yoluna devam etmek istiyorsan, bu alemdeki kendinden vazgeçmen gerekiyor. Bana göre bu da, kader nazarından bakabilme yetisini gerektiriyor. İraden bu evreler arası geçişe izin verebilir; fakat ömrünü belirleyemezsin. Yani geçmişinden sorgulanırsın ama zamanda geriye gitmek hala mümkün değil. Sadece sonsuz evrenlerden birini ("o" biricik olanı) doğru seçmen gerekiyor.

Neyse, bence lafın özü şu: Evrenler arası geçiş için bir dönüşüme (tercihe) ihtiyacın var. Biz bunu günlük yapıyoruz zatne. Bu yüzden, bedeni toprağa gömmeden geçmişi görebileceğin bir aleme gitmek zor...

Evreni kapalı devre bir sistem olarak hayal edebilen biz ölümlülerin, bunun dışını anlaması ise mantık yürütme biçimimiz gereği zaten imkansız.
 
Hız zamanı etkilemez, ivme etkiler. Dünyanın çevresinde dönen uydular serbest düşüşte oldukları için üzerlerinde bir ivme yok, uzay büküldüğü için sabit hızda ve dümdüz ileri gidiyorlar. Biz ise yere bastığımız için g ivmesiyle dünyanın merkezinden kaçıyoruz.
hayır ivme sıfır olsa bile hız varsa zaman o referansta sabit durana kıyasla yavaşlıyor. bu gps uydularında sürekli gözlemlenen ve hata olarak düzeltilen bir sapma.

According to the theory of special relativity, a moving clock ticks more slowly when compared with one that’s stationary at sea level. A clock aboard a GPS satellite will lose about 7 microseconds per day.

 
Bir zamanlar bu konu hakkın da oturup düşünmüştüm. Zaman da ileri geri gidebilmek için öncelikle zamanın bizim için ne ifade ettiğini anlamak gerekiyor. Zaman gerçekte var mıdır. Yoksa yaşamın daha anlamlı olması açısından aklımızdaki zaman kavramını biz mi kurguluyoruz.

Yaşamın işleyişi ile ilgili basit tanımlamalar yapabiliriz. Örneğin yaşadığımız hayatta olaylar hep bir sebep sonuç ilişkisin de gerçekleşiyor. Bu sebep sonuç ilişkisi her kişi için ayrı ayrı sonuçlar üretiyor.

Bu sebep sonuç ilişkisini küçük bir hikaye de ele alarak nasıl işlediğini anlamaya çalışalım ve bununla ilgili bir kişi hakkında küçük bir hikaye uyduralım.

Ahmet sabah kalkıp işe gitmek için gece yatağına uzandı ve sabah olmasını beklerken uykuya daldı. Güneş doğmak üzereydi ve bir den saatin alarm sesini duyup derin uykusundan uyandı. İşe gitmesi gereken Ahmet işe gitmek için hazırlanmaya başladı. Sabah temizliğini yaptıktan sonra elbiselerini giyip yola çıkmak için hazırlandı. Evden çıkıp kendisini işe götürecek otobüsü beklemek için durağa gitti.

Bu sırada onu işe götürecek otobüs şoförü Cemil bey otobüs durağında kahvaltısındaki son yudum çayını bitirmek üzereydi. Cemil bey kahvaltısını bitirdikten sonra hiç tanışık olmadığı duraklarda bekleyen yüzlerce insanı işe götürmek için otobüsüyle hareket etti. Cemil beyin o gün işe götürmek için mecbur olduğu kişilerden birisi de Ahmet idi. Ahmet belki yüzüne hiç dikkatle bakmadığı otobüs şoförü Cemil beyin otobüsüne binerek bir süre sonra iş yerine yakın yerdeki cadde de indi.

Kahvaltılık bir şeyler almak için Gevrekçi Ayça Teyzeye uğradı. Geçen gece , gecenin bir yarısında fırıncı Veli usta Ahmet'in alacağı gevrekleri çoktan hazırlamıştı. Veli usta Ahmet'i tanımasa da onun için gecenin bir yarısı gevrek hazırlamak zorundaydı. Ahmet gevrekçi Ayça teyzeden Veli ustanın hazırladığı gevrekleri alıp iş yerine doğru yola çıktı. Kısa bir yürüyüşün ardından iş yerine vardı. Bardağına çay doldurmak için Çaycı Melahat ablanın çay ocağına gitti. ve Ne tesadüf ki Melahat ablada Sabahın köründe gelip Ahmet için çay demlemişti. Hayat sanki Ahmet için her türlü koşulu hazırlıyor gibi görünüyordu.


Bu hikaye ileriye doğru zamanda kısa bir yolculuğu anlatan kısa bir hikaye ama dikkatli ve düşünerek okursanız farklı bir şeyin farkına varabilirsiniz.


Şimdi bu hikayede geri gidebilmeye çalışalım. Ahmet'in tüm bu olayları yaşayabilmesi için öncelikle doğmuş olması gerekiyor. Melahat abladan çay içebilmesi için Melahat ablanın çaycı olabilmesi için tüm yaşamsal sebep sonuç ilişkilerinin oluşması gerekiyor. Ahmet'in Ayça teyzeden gevrek alabilmesi için Ayça Teyze de gevrekçi olması için ona sağlanan yaşam sebep sonuç ilişkilerinin hepsinin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmiş olması gerekiyor. Veli ustanın gevrek yapabilmesi için Veli ustanın gevrek yaptığı fırının inşaatının zamandan önce bitmiş olması gerekiyor. ve bu böyle birbirini takip eden olaylar zinciri şeklinde geriye doğru problemsiz bir şekilde devam etmesi gerekiyor.


Şoför Cemil bey sabah Ahmet'in işe gideceğini bilmeden gidip onu duraktan alacaktı.

Fırıncı Veli usta Ahmet'in yarın pişirdiği gevrekleri alacağını bilmeden geceden Ahmet'in gevreğini hazırlayacaktı.

Çaycı Melahat abla Ahmet'in o gün çay içip içmeyeceğini bilmeden sabahın köründe onun çayını demleyecekti.

Hiç kimse hiç bir şeyin farkında değilken hiçbir şey bilmiyorken geleceği ve tüm bu olayların bu şekilde olacağını bilen bir şey Ahmet için tüm evreni ve olayları hizaya getirecekti.

Garip ama eğer mucize arıyorsanız hayatın bu garip davranışına bakabilirsiniz.




Bu hikaye tek bir kişi için zamanda sebep sonuç ilişkilerinin çok çok çok temel halini göstermeye bile yetmeyecek kadar çok çok basit bir örnek.

Aslında zaman dediğimiz şeyi bu olaylar zinciri sırasını tanımlayabilmek için kullanıyoruz. Zamanda ileri geri gidebilmek demek bu olaylar zincirinde değişiklik yapmak demektir.
Tek bir atomun bile zaman sırasında türlü türlü davranışı varken bunu genelleme yaparak zamanda yolculuk olarak düşünmek çok basit olmaz mı ?

Evren de tüm süreçler birbirine bağlıysa ve biz bu süreçlerden bir tanesinde değişiklik yaptığımız da bütün düzen de problem teşkil etmez mi? İşin daha karmaşık kısmı bu tür olaylar için harcanan enerji toplamının oldukça büyük olması gerekiyor. Bu enerji kavramı , işin çok farklı bir boyutu olmasına rağmen yine de olayların işlenmesinde önemli bir yer teşkil ediyor.

Bu yüzden zamanı sayı doğrusunda + - değerler alan scaler bir değer gibi düşünmek yanlış olabilir.

Zamanı Yaşam düzlemiyle birlikte hareket eden vektörel bir nicelik gibi düşünmek sanki daha mantıklı gibi duruyor. Ayrıca zamanı kendi referans noktası olacak şekilde düşünüp Sebep sonuç ilişkilerini de bu vektörün aldığı koordinat değerlerine ve o değerdeki büyüklüklerine göre hizalanan farklı vektör grupları olarak göstermek zamanın akışını modelleyebilir diye düşünüyorum. Bu vektörlerin referans düzlemine olan izdüşümlerini değerlendirerek bazı sonuçlar ortaya çıkarmak mümkün olabilir. Böyle bir yapıyı zaman çerçevesi açısından yorumlamak oldukça karışık bir süreç doğuracaktır. Ayrıca bu şekilde akan bir zaman sebep sonuç ilişkisini bir fonksiyon olarak yazmak isteseydik sanırım bu doğru , hiçbir zaman doğrusal olmayacaktı. Bu da zamanda yolculuğun bir eğri doğrusu ile tanımlanması gerektiğini gösterebilir. Birden fazla koordinat düzleminin birbirine dönüştürülmesi gereken bu işlemlerde tam olarak sonuca ulaşmak için hem geleceği hem de geçmişi kesin bir şekilde tahmin etmek gereklidir. Bu da neredeyse imkansız gibi görünüyor. Çünkü sebep sonuç ilişkisini temsil edecek vektörlerin sayısı tek bir insan için bile oldukça fazla olacaktır.

Fiziksel insanın zaman da kütlesi olacak şekilde geriye doğru hareket etmesi mümkün değilmiş gibi gözüküyor. Fakat insan rüya alemi denen başka bir yaşam şekli deneyimleyen bir varlıktır. Rüya aleminde bedenin kütlesi yoktur. Bu yüzden uygun şartlar sağlanırsa farklı bir zaman dilimine gidebilir. :) :) :)
Biraz uçuk kaçık bir fikir olsa da bazen biz anlamasak ta rüyalar gerçeği yansıtabilir. : ) : ) :)


Ve son olarak diyorum ki "Her şeyi yaratan ne isterse eninde sonunda o olacaktır. "

Hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
 
Son düzenleme:
Ruya gorurken gercek dunyada zaman dursaydi ruya da dururdu. Sonucta ruya, beyin icindeki bir aktivite. Biliyoruzki beyine giden kan durursa beyin de is yapamaz.
 
Bu konu açılınca picproje de attığım mesaj aklıma geldi..
Hortlatma rekoru kırmışım..
İşin bu yönüde var.. Yani geçmişi duyma veya görme daha ulaşılabilir gibi duruyor.
Geçmiş bir yerlerde sanal da olsa kayıtlı ise bu kaydın gerçeği oluşturulabilir..


"" Zamande geçmişe gitmek imkansız gözüküyor..en azından şimdilik..fakat geçmişi görme konusunda ilginç bir örnek var..tabi bunun da spekülasyondan ibaret olduğunu düşünüyorum.
Rahip ve fizikçi olduğu söylenen Pellegrino Ernetti nin choronovisor cihazı..
Bence Ernetti fizikçi olduğu için makinayı hayal etmiş olabilir..belki bizlerden biride böyle birşey hayal etmiş olabilir..(ama adam vatikanda rahip olduğu için olay büyümüş..)
sonrada bu cihazın kaba taslak nasıl olabileceğini teknik anlamda açıklayan birşeyler çizmiştir..
tabi bu duyulunca basın bu olayı allayıp pulladı..dedikodular aldı yürüdü..
geçmişi görme konusunda ""ışıktan hızlı gidip dünyaya bakalım ve geçmişi görelim"" mantığının farklı bir örneğinin atmosferde kalarak garçekleştirilmeye çalışıldığı bir durum..
geçmişdeki sesleri duyma ve görüntüleri görme.

farkettim ki zamanda 16 yıl geriye gitmişim..
:D

düzeltiyorum 18 yılmış..
:)
" "
 
Isiktan hizli gidip sotaya yatip sana gelen goruntuleri izleyeceksin ama ya sesler?

Sesler atmosferi gecemeyecek hadi gecti diyelim goruntu ile senkronizasyon diye bir sey kalmayacak.
Goruntu de oyle. Goruntuye bir suru isik gurultusu binecek.

Gunu videoya kaydedip ileride izlemek daha kolay.

Fakat amac gecmise gidip olaylara dahil olmak.
 

Forum istatistikleri

Konular
7,667
Mesajlar
127,777
Üyeler
3,097
Son üye
Queshen

Son kaynaklar

Son profil mesajları

Python Geliştirmeye eklediğim yapay zeka sunucusu, yeni başlayanlar için roket etkisi
Bir insanın zeka seviyesinin en kolay tesbiti, sorduğu sorulardır.
yapay zeka interneti yedi bitirdi, arama motoru kullanan, forumlara yazan kaldı mı ?
Freemont2.0 herbokolog Freemont2.0 wrote on herbokolog's profile.
nick iniz yakıyor
:D
az bilgili çok meraklı
Back
Top