KAAN ilk uçuşunu gerçekleştirdi.

Status
Yeni mesajlara kapalıdır.

Sercan

--
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
5,406
Zaman zaman özellikle seçim vakitlerinde, yerli araç gibi birçok konuda olduğu gibi milli muharip uçağımız KAAN'da epey dalga geçilen bir konuydu. Bugün 5. nesil KAAN uçağımız göklerle kavuştu. Bilindiği gibi daha öncede HÜRKUŞ uçmaya başladı.

Bu tarz konuların siyasi meze yapıldığı ortamda gençlerde işin ciddiyetini fehmedemeyebiliyor. Umuyorum bu somut neticeler gençler için doğru bir örnek teşkil eder.

Asıl söylemek istediğim, forumda birçok öğrenci proje arayıp duruyor. Belki bu yatırım yapılan alanlarla ilgilenip daha detaylı araştırmalar yaparlarsa, -daha önce üretilmiş bile olsa- kendi projelerini bu çerçevede şekillendirebilirler.

Bu tarz haberlerin gençler tarafından kendilerine yol gösteren deniz feneri gibi görmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bu arada hepimiz için hayırlı olsun.

 
Gururla izledim uçuşu, merak ettiğim şeyler vardı.

Sizler yaşça benden büyüksünüz, sizin gençliğinizde bu kadar siyasi haber var mıydı?

Açıkçası, ben bıktım abi. O buna şunu dedi, bu ona şunu dedi.

Sabahları muhalif, akşamları iktidar haberleri izliyorum, mis gibi delirdim. :katil1:

Tavsiye ederim.
 
Gündelik siyasetle ne işin var? Parti mi yönetiyorsun? Açmazsın olur biter.

Fakat seni içine çeken bu döngünün özeti şu;

1008-1105 yıllarında yaşamış Kâşgarlı Mahmud'un kitabında "Tilki kendi yuvasını hor görürse bitlenirmiş." anlamında çok güzel bir ata sözü geçer.

İçimizdeki bitliler ile aynı Adnan Oktar'ın kedicikler ile kendi organize suç örgütünü dalga geçilecek bir unsur haline getirerek milleti uyuması gibi, dış güçlerin eylemleri için de "dıj güjler" diye olayın ciddiyetinden uzaklaştırıcı söylemleri yayıyorlar.

İşte bu güçler seni hergün siyaset takip etmeye iten, toplum baskına mağruz bırakacak birçok durumun içine sokuyor. Bu hadise özellikle seçim zamanlarında daha da yoğunlaşır. Dolayısıyla bu noktada karşılıklı bir savaş başlar.

Bireysel olarak yapabileceğin en güzel şey, elindeki kumandada kapatma tuşu var. Onu kullan! Yerine aşağıdaki kitaplardan birini al oku. Aklın başına gelir... :katil1:

 
Son düzenleme:
Katılmıyorum. Maalesef, gündelik siyasetin normal vatandaşı, en fazla da gençlerin hayatını en çok etkilediği ülkelerden birisinde yaşıyoruz. Hele ticaret yapıyorsanız takip etmemek gibi bir şansınız yok. Bu berbat durum, ama böyle.

1008-1105 yıllarında yaşamış Kâşgarlı Mahmud'un kitabında "Tilki kendi yuvasını hor görürse bitlenirmiş." anlamında çok güzel bir ata sözü geçer.

Bunu da yapmamak lazım ama bir başka atasözü de der ki "Aç tavuk kendini darı ambarında sanır". Bize yakışan herşeyden haberi olan, görmezden gelip kendi mikro dünyasında herşeyden habersiz yaşayan değil, dünyayı ve ülkesini takip eden, rasyonel, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen bir gençlik yetiştirmektir. Aynı Mustafa Kemal Atatürk gibi. O da aman hor görmeyeyim saltanatı şahaneyi deseydi şimdi çok farklı bir durumda olacaktık.
 
@ozkarah ve @Sercan. Hocam siz sabaha kadar tartışsanız hiç sıkılmadan dinlerim. O kadar resmi ve düzgün bir türkçe kullanıyorsunuz ki bazen sizin gerçek insan değil de bot olduğunuzu düşünüyorum:yerlereyat1: Eee bilgili adamların hali başka oluyor.

Uçak konusuna gelince, dünyada hiçbir ülke teknoloji konusunda ABD ile yarışamaz. Mesela Türkiye'nin en iyi mühendisleri türk savunma sanayinde, Pakistan'ın en iyileri Pakistan savunma sanayinde, Kore'nin en iyileri kore sanayinde... bu böyle gidiyor.
Ama Amerika'da Amerika'nın değil, dünyanın en iyi mühendisleri ve bilim insanları çalışıyor (aralarında pek çok türk de var).

Bu durum sadece bizim için değil bütün dünya için geçerli. O tren maalesef kaçtı artık.

Havadan bulaşan bir virüs salar ülkene herkesi kırıp geçer.
Sosyal medyayı kullanarak dezenformasyon yapar, halkı birbirine kırdırır.
İnternete sabotaj yapar tüm lojistik ve finans altyapısını çökertir. Tedarik zinciri aksar. Vatandaş suni bir kıtlığa girip kaos çıkarır.
İstediğin kadar nükleer bomban, topun, tüfeğin, uçağın olsun. Asimetrik savaşta hiç bir şey yapamazsın. Kendi halkını sana düşman ederler.

O yüzden aykırı sesler duyduğunuz zaman mutlaka dinleyin. Hemen hainlikle suçlamayın. Aksi takdirde olaylara at gözlüğünden bakarsınız, diğer açıları göremez ve dolayısıyla tedbir alamazsınız.
 
Son düzenleme:
Bu görev de tamam , geçen de uzaya gitmiştik o da tamam, akıyo maşallah.
 
Son düzenleme:
eektirik ya da ses sinyalleri gibi
savaş ve ekonomi pik yapıyor
100 senede bir savaş
10 max 20 sene de bir ekonomik kriz
bunun siyasi görüş ile alakasız dünyanın ritmi olarak düşünün :dehset1:
 
Bence kaan konusunda yapılan bu çalışmalar deneme aşamasından öteye geçemez.. buda gayet doğal bir şey. Çünkü çok zor bir alan.. Bu uçak büyük olasılık hürkuş gibi envantere girmeden bir sonraki uçak için altyapı olacak. Girse bile hava kuvvetlerinin ana gövdesini oluşturamaz.. geri planda kalır. Üzerinde çalışılan uçak motoru için test uçağı olarak kullanılacaktır.
 
andromeda TSK nin istekleri her zaman yüksek olmuşdur envantere girmesi yıllar alsa ve hatta hiç girmesede yurt dışından pek çok alıcısı olacaktır . örnek hurkuş TSK ya girmeden yurt dışına satıldı.
 
Katılmıyorum. Maalesef, gündelik siyasetin normal vatandaşı, en fazla da gençlerin hayatını en çok etkilediği ülkelerden birisinde yaşıyoruz. Hele ticaret yapıyorsanız takip etmemek gibi bir şansınız yok. Bu berbat durum, ama böyle.
Ülkemizde birkaç meslek hariç, neredeyse hiçbir mesleğin gündelik siyaseti takip etmesini gerektirecek bir durum yok. Senin durumunda belki gerekebilir ama her ticaret yapanın da aynı şekilde gündelik siyaseti takip etmesi gerekmez. Örneğin bir şirkette 10 tane patron, 20 tane müdür varsa, bu şirkette yüzlerce hatta binlerce çalışan olabilir. 30 kişinin takip etmesi gereken konuları binlerce çalışanın takip etmesinin bir anlamı olamaz.

Hele bir de öğrenciysen tamamen gereksiz, geçen sene bugün konuşulan gündelik siyasetin öğrenciye ne faydası oldu? Zannediyorum olsa olsa umutsuzluk ya da saçma bir fanatizm aşılamıştır.

Aynı Mustafa Kemal Atatürk gibi. O da aman hor görmeyeyim saltanatı şahaneyi deseydi şimdi çok farklı bir durumda olacaktık.

Eleştirmek farklı, hor görmek farklı kavramlar. Hor görmek, alçak görmeyi, hakir görmeyi, aşağılamayı da içeriyor. Tıpkı millete "cahil" gibi tespitten çok hakarette bulunan, ancak diğer yandan senelerdir ülkenin seçkin üniversitelerinde toplumu yönlendirecek gençleri yetiştiren (eğer cahil demeleri yerindeyse herhalde yetiştiremekleri/yetiştirmekdileri için) serseri profesörlerin yaptığı gibi.

Mustafa Kemal kendi ülkesini hor görseydi, o eğitim ve kabiliyetiyle Avrupa'da istediği hayatı yaşardı. Hor görmediği için sürdürülebilir olmaktan çıkmış bir yönetim yerine Cumhuriyeti kurdu. Bu durum tamamen eleştireldir. Aynı adam Kanuni ya da Fatih döneminde yaşasaydı, sonuç yine bu olmazdı. Olaylar zamanın ruhuna uygun şekilde gelişmiştir.

Ayrıca bu bağlamda, bugünün eğitimli gençlerinin göçmen olarak ABD ya da Avrupa'ya gitmelerini haklı olduklarını belirterek, Mustafa Kemal'den örnek vermek çelişkilidir. Zira Mustafa Kemal eğitim ve kabiliyetleri ile çok kolay bir şekilde dünyanın herhangi bir yerinde iyi bir hayat yaşamak yerine, yurttaşlarıyla mücadele etmiş, onlarla ülke inşa etmiştir. Bugün gençler sadece bireysel menfaatleri için göç ettiklerinde, sanıyorum Mustafa Kemal'in kemikleri sızlıyordur...
 
Lafın özü, KAAN'ın uçması siyaset adı altında harcanacak bir konu değil. Demirağ uçaklarının hurdaya satılması, Devrim otomobilleri kurban olarak yeter de artar.

Sadece birileri eli tetikte siyasi içerik bekliyor diye forumda bu konuları konuşmamayı doğru bulmuyorum. Bu yüzden, olayın siyasete kayma ihtimaline karşı yine de bu konuyu açtım. Ancak ilk mesajım dikkatlice okunursa, zaten bu konuyu siyasi bir tartışma çıkarmak için açmadığım anlaşılacaktır.

KAAN dediğimizde, öncelikle onca çalışanın, üreten firmanın ve personelin emeğini ve iradesini konuşuyoruz. Gençlerin dikkatini buraya çekmek gerekiyor.

Forumdan arzu ederdim ki, konuyu açtığımda yanlış bilmiyorsam KAAN üzerinde Türkiye'nin ilk tamamen yerli işletim sistemi çalışıyor. Bunlar İHA'lar ile koordineli davranabilme kabiliyetine sahip. Bunlar üzerinden gerçekler ve kurguların konuşulduğu, öğrenciler için proje fikirlerinin türediği bir ortam olmasını umuyorum.
 
Son düzenleme:
Ülkemizde birkaç meslek hariç, neredeyse hiçbir mesleğin gündelik siyaseti takip etmesini gerektirecek bir durum yok. Senin durumunda belki gerekebilir ama her ticaret yapanın da aynı şekilde gündelik siyaseti takip etmesi gerekmez. Örneğin bir şirkette 10 tane patron, 20 tane müdür varsa, bu şirkette yüzlerce hatta binlerce çalışan olabilir. 30 kişinin takip etmesi gereken konuları binlerce çalışanın takip etmesinin bir anlamı olamaz.

Hele bir de öğrenciysen tamamen gereksiz, geçen sene bugün konuşulan gündelik siyasetin öğrenciye ne faydası oldu? Zannediyorum olsa olsa umutsuzluk ya da saçma bir fanatizm aşılamıştır.
Bilmiyorum, apayrı çevrelerde mi yaşıyoruz ancak küçük, büyük işi olan hatta emlak işi yapanın bir gözü kulağı dünkü Para Piyasası Kurulu toplantısındaydı, acaba TCMB faiz kararı ne olacak diye. Her ay durum böyle. Neden, çünkü adam maddi manevi oradaki karardan doğrudan etkileniyor. (Gelişmiş bir ülkede bu toplantıdan haberi bile olmaz insanların çoğunun. Dorğu kararı vereceklerine güvenir halk. Zaten olabildiğince stabil bir düzen vardır ve süpriz pek olmaz.) Eğer birisi çıkıp derse (ve bunu destekleyecek 2 tane örnek sunabilirse) TCMB bağımsızdır, siyasetten, siyasi emirlerden etkilenmez, o emirler de seçim oy odaklı değil gerçekten rasyoneldir, ben daha bu ortamda konuşmam.

Bu vb siyasi kararlar patronundan işçisine herkesi etkiliyor. Öğrenciler için ise iki farklı etkisi var:

Birincisi öğrenci okuduğu bölümde birşey öğreniyor. Bu bilgi onyıllarını bu bilim (ekonomi, hukuk, finans, sosyoloji, tıp vb) dalına adamış insanların global kabul görmüş öğretileri. Diğer taraftan bakıyor ki, yöneticiler "Bilim adamları ne anlar, benim herşeyi bilen" deyip tam tersi uygulamalar yapıyorlar. Bu uygulamalar rasyonel olmadığı gibi ideolojik, popülüst ya da cahilce. En kötüsü sonuçları en çok bu gençleri etkiliyor.


İkincisi bu insanlar siyasilein menfaat amaçları ve o gündelik siyasetle oy hesapları yüzünden gelecek kaygısı yaşıyorlar, ahlaksızlığa ortak olmak istemiyorlar :
Mesela adam mezun oluyor KPSS'ye hazırlanıyor, ama biliyor ki siyaseten gelişen sebepler yüzünden birinci de olsa mülakatta elenecek.
Mesela tıp öğrencisinin mezun olunca, maddi manevi nasıl bir muameleye maruz kalacağını hatta can güvenliğinin olup olmayacağını o gündeklik siyasetin halk üzerinde bıraktığı popülist algı belirliyor. İleride profesör bile olsa siyaseten cezalandırılarak sürülebileceğini görüyor.
Mesela herhangi bir genç torpili olmazsa iş bulamayacağını düşünüyor. Gündelik siyasetin yarattığı bu ahlaksızlığın artık kamu içinde kurumsallaşmış olmasından canı acıyor:

1708681649001.png


Gün geçmiyor ki siyaseten yapılan bu ahlaksızlıkların biri daha ortaya çıkmasın. Daha dünkü olay:
Bakın bu adam diyor ki torpille işe girmek güzel değil, ama yine de kazanç helal. Şaka gibi, inanmayan videosunu da bulup izleyebilir. İşte bu ortamın sonuçlarını sizden çok bu gençler yaşıyor. Gözlerinizi kapatın demek sedece ahlaksızlığı devam ettirmek siteyenlere fayda sağlar.

Hiç kusura bakmayın, ben de tam tersine diyorum ki gençlere daha çok açın gözlerinizi, her bilgiyi, haberi kaynağı daha çok okuyun, bilin, dinleyin, gözünüzün önüne sokulana deği,l daha zor ulaşılan kaynaklara da ulaşın, öğrenin aslını. Elbette sonunda doğru-yanlış konusunda yine kendi kararınızı verin. Size dikte edilmesine izin vermeyin. Yoksa egemen gücün oluşturduğu algı yünetiminin maşası uysal "koyun"ları olursunuz.
 
Son düzenleme:
Mustafa Kemal kendi ülkesini hor görseydi, o eğitim ve kabiliyetiyle Avrupa'da istediği hayatı yaşardı. Hor görmediği için sürdürülebilir olmaktan çıkmış bir yönetim yerine Cumhuriyeti kurdu. Bu durum tamamen eleştireldir. Aynı adam Kanuni ya da Fatih döneminde yaşasaydı, sonuç yine bu olmazdı. Olaylar zamanın ruhuna uygun şekilde gelişmiştir.
Mustafa Kemal ATATÜRK , "saltanatı şahane"'yi sadece eleştirmemiş, ülke yanarken dertlerinin kendi koltukları, kendi keyifleri olduğunu görünce tam olarak hor görmüş, hatta tiksinmiştir. Nutuk'u okuduğunuzda bunu net olarak anlrsınız.

Saltanatı hor görmek binlerce yıllık Türk tarihini, ya da Türk milletini hor görmek değildir. Buna saltanat üyelerinden daha çok sahip çıkmış, ümmet yerine (Daha önce bahsetmiştim, Kanuni'den itibaren Türk kökenliler Osmanlı'da etkin yerlere getirilmemiştir) millet kavramından yeni bir Türk Devleti yaratmıştır. Kavramları doğru kullanalım. Kavramların ortaklaştırılarak (devlet, millet, hükümet, iktidar) birini eleştirdiğinizde hepsine karşımışsınız, hor görüyormuşsunuz, sevmiyormuşsunuz gibi bir algı yaratmak maalesef siyasal islamın ülkemizde en sık uyguladığı politikalardan.

Mesela konu bağlamında bir iki örnek vereyim:

KAAN benim için milli gurur kaynağımız. İnşallah çok daha iyi yerlere gelir. Türkiye'nin jet uçağı ve parçası üretim kabiliyeti 3-5 yılda oluşmadı. Projede 50 yıllık TUSAŞ'ın, F16'ların Türkiye'de üretilmesini sağlayan siyasetçilerin, yöneticilerin, mühendislerin, eski Savunma Sanayi Başkanlığı başkanının, THY eski genel müdürü Temel Kotil'in, mevcut hükümetin, önceki hükümetlerin bir kısmının, F35 projesinde yer almış savunma sanayi firmalarımızın müthiş bir katkısı var.
Ancak, KAAN gibi projeleri siyasette rant aracı elde etmek için olumlu ya da olumsuz yönde kullanacak her siyasetçinin ise Allah belasını versin. Bu kadar netim.

(not: F35 projesinden atılmamıza neden olan S400 kararı da inanılmaz yanlış kararlardandır. Hala aktif olarak kullanılamamaktadır. )


Bayraktar SİHA'ların üreticisi Baykar Makina müthiş bir başarı hikayesi. Gurur duyuyorum. Şahsen hizmet de verdim. Ancak siyaseten yaptıkları açıklamaları, Atatürk Havalimanı'na başka havacılık araştırma kuruluşlarının gelmesi ihtimali olduğunda verdikleri tepkiyi, savaştan önce Ukrayna'da fabrika kurma kararları olduğu halde, önceki seçim döneminde "kim demiş yurtdışına gideceğimizi" demelerini (o fabrikanın duyurusu yeniden yapıldı yakın zamanda : ) eleştiriyorum.

Ayrıca bu bağlamda, bugünün eğitimli gençlerinin göçmen olarak ABD ya da Avrupa'ya gitmelerini haklı olduklarını belirterek, Mustafa Kemal'den örnek vermek çelişkilidir. Zira Mustafa Kemal eğitim ve kabiliyetleri ile çok kolay bir şekilde dünyanın herhangi bir yerinde iyi bir hayat yaşamak yerine, yurttaşlarıyla mücadele etmiş, onlarla ülke inşa etmiştir. Bugün gençler sadece bireysel menfaatleri için göç ettiklerinde, sanıyorum Mustafa Kemal'in kemikleri sızlıyordur...

Bana göre Mustafa Kemal ATATÜRK, bu tür olaylarda buna maruz kalan vatandaşı değil, buna sebep olan yöneticileri eleştrmesini bilen, bilgili ve rasyonel bir insandır. Örneğin Selanik, Tahsin Paşa'nın saltanattan aldığı emirle neredeyse kurşun atmadan çekilmesiyle, düştüğünde can ve namus güvenlikleri için Anadolu'ya gelen halkı suçlamamıştır Ancak bu kararı verenleri hiç bir zaman affetmemiş, zamanın harbiye nazırına tepkisini sert bir şekilde göstermiştir. İşte bu gençler bu açıdan bana göre Selanik'ten göç eden yurttaşlarımızdan farksız.

Bence de, kesinlikle bir çok sebeple kemikleri sızlıyordur ama kızdığı emin olun o gençler değildir. Buna sebep olanlar ve onları aklayan, çanak tutanlardan emin olun o gençlere sıra gelmez.
 
Uçak güzel, geliştirilir ve çok faydalı olur. Test uçuşunun tarihi gayet siyasi olabilir, bunda da pek anormal hatta yanlış bir şey yok.

Siyasetse en dipteki adamları bile etkiliyor. Torpilin absürt boyutlara varıp memuriyette "olacak o kadar" skeçlerini gölgede bırakacak sorularla elemeler oluyorken, en düşük memur maaşı asgari ücretin 2 katıyken, fabrikalarda en dipten işe alımlarda bile başvuru listesi parti ilçe teşkilatlarının masasından geçerken kimi ilgilendirmiyor ki siyaset.
 
osmanlı zamanında beylikler dönemi için aynı muhabbet dönüyuydu acaba :emindegil1:
 
@ozkarah ve @Sercan. Hocam siz sabaha kadar tartışsanız hiç sıkılmadan dinlerim. O kadar resmi ve düzgün bir türkçe kullanıyorsunuz ki bazen sizin gerçek insan değil de bot olduğunuzu düşünüyorum:yerlereyat1: Eee bilgili adamların hali başka oluyor.

Uçak konusuna gelince, dünyada hiçbir ülke teknoloji konusunda ABD ile yarışamaz. Mesela Türkiye'nin en iyi mühendisleri türk savunma sanayinde, Pakistan'ın en iyileri Pakistan savunma sanayinde, Kore'nin en iyileri kore sanayinde... bu böyle gidiyor.
Ama Amerika'da Amerika'nın değil, dünyanın en iyi mühendisleri ve bilim insanları çalışıyor (aralarında pek çok türk de var).

Bu durum sadece bizim için değil bütün dünya için geçerli. O tren maalesef kaçtı artık.

Havadan bulaşan bir virüs salar ülkene herkesi kırıp geçer.
Sosyal medyayı kullanarak dezenformasyon yapar, halkı birbirine kırdırır.
İnternete sabotaj yapar tüm lojistik ve finans altyapısını çökertir. Tedarik zinciri aksar. Vatandaş suni bir kıtlığa girip kaos çıkarır.
İstediğin kadar nükleer bomban, topun, tüfeğin, uçağın olsun. Asimetrik savaşta hiç bir şey yapamazsın. Kendi halkını sana düşman ederler.

O yüzden aykırı sesler duyduğunuz zaman mutlaka dinleyin. Hemen hainlikle suçlamayın. Aksi takdirde olaylara at gözlüğünden bakarsınız, diğer açıları göremez ve dolayısıyla tedbir alamazsınız.

Çok teşekkür ederim. Mutlu oldum.

Kaçan tren diye bir şey hem var hem yok. Çünkü;

1- Ne kadar geç kalmış da olsak bir yerden başlamak boş beklemekten iyidir. Kaynaklarımız kısıtlı ancak doğru yerlere yatırım yaparsak, elimizde kalanı bozup durmazsak, hala bundan çok daha iyisi olabiliriz.

2- Her zaman en iyisi olmak şart değil. Yeterince iyi olursak hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılarız hem de pazardan pay alabiliriz (örnek SİHA pazarı).

3- Çin ve Hindistan Dünya'nın en kalabalık nüfusları ve onlardan da çok ama çok miktarda bilim adamı ABD'de çalışıyor. Ama bu Çin'in ya da Hindistan'ın bilim alanında gelişmesine engel olmadı. Aksine orada edindikleri bilgi birikiminin bir kısmı zamanla ülkelerine geldi. Bu iş kşilere değil ülkelerin (varsa) bu alandaki strateji ve politikalarına bağlı.

4- Bu ülkenin ciddi bir potansiyeli var. Doğru stratejilerle doğru yerlere odaklanırsak, doğru ve ahlaklı bir toplumu, evrensel hukuk düzenini yeniden ihsas etmek için düzgün politikaları hayata geçiririsek, hem o gençlerin kalması için rasyonel bir ortam yaratırız hem de ülkemizi hak ettiği, yüzbinlerce şehidi uğruna feda ettiğimiz yere taşırız.
 
bi yandan iha ve sihalarımızla gurur duyarken diğer yanda bi özel şirket olarak yaptıkları siyasi açıklamalardan rahatsız oluyorum.

bi yandan TAİ ile gurur duyarken diğer yandan remzi barlas'ın anlattıkları dinleyince içim göçüyor.

hemen aklıma kanada'nın hüzünlü arrow projesi geliyor.

kim, niye devrim arabası ve nuri demirağ'ı engellemiş biri anlatsın da bilelim, öğrenelim, ders alalım, affedebiliyorsak da affedelim ve hepberaber yeni başlangıç yapalım. her tartışmada temcit pilavı gibi sürüp geçmişin hata ve yanlışlarını bu günün sözde temsilcilerine yükleme kolaycılığından bir an evvel vazgeçelim.
 
Bilmiyorum, apayrı çevrelerde mi yaşıyoruz ancak küçük, büyük işi olan hatta emlak işi yapanın bir gözü kulağı dünkü Para Piyasası Kurulu toplantısındaydı, acaba TCMB faiz kararı ne olacak diye. Her ay durum böyle. Neden, çünkü adam maddi manevi oradaki karardan doğrudan etkileniyor. (Gelişmiş bir ülkede bu toplantıdan haberi bile olmaz insanların çoğunun. Dorğu kararı vereceklerine güvenir halk. Zaten olabildiğince stabil bir düzen vardır ve süpriz pek olmaz.) Eğer birisi çıkıp derse (ve bunu destekleyecek 2 tane örnek sunabilirse) TCMB bağımsızdır, siyasetten, siyasi emirlerden etkilenmez, o emirler de seçim oy odaklı değil gerçekten rasyoneldir, ben daha bu ortamda konuşmam.

Bu vb siyasi kararlar patronundan işçisine herkesi etkiliyor. Öğrenciler için ise iki farklı etkisi var:

Birincisi öğrenci okuduğu bölümde birşey öğreniyor. Bu bilgi onyıllarını bu bilim (ekonomi, hukuk, finans, sosyoloji, tıp vb) dalına adamış insanların global kabul görmüş öğretileri. Diğer taraftan bakıyor ki, yöneticiler "Bilim adamları ne anlar, benim herşeyi bilen" deyip tam tersi uygulamalar yapıyorlar. Bu uygulamalar rasyonel olmadığı gibi ideolojik, popülüst ya da cahilce. En kötüsü sonuçları en çok bu gençleri etkiliyor.


İkincisi bu insanlar siyasilein menfaat amaçları ve o gündelik siyasetle oy hesapları yüzünden gelecek kaygısı yaşıyorlar, ahlaksızlığa ortak olmak istemiyorlar :
Mesela adam mezun oluyor KPSS'ye hazırlanıyor, ama biliyor ki siyaseten gelişen sebepler yüzünden birinci de olsa mülakatta elenecek.
Mesela tıp öğrencisinin mezun olunca, maddi manevi nasıl bir muameleye maruz kalacağını hatta can güvenliğinin olup olmayacağını o gündeklik siyasetin halk üzerinde bıraktığı popülist algı belirliyor. İleride profesör bile olsa siyaseten cezalandırılarak sürülebileceğini görüyor.
Mesela herhangi bir genç torpili olmazsa iş bulamayacağını düşünüyor. Gündelik siyasetin yarattığı bu ahlaksızlığın artık kamu içinde kurumsallaşmış olmasından canı acıyor:

30839 eklentisine bak

Gün geçmiyor ki siyaseten yapılan bu ahlaksızlıkların biri daha ortaya çıkmasın. Daha dünü olay:
Bakın bu adam diyor ki torpille işe girmek güzel değil, ama yine de kazanç helal. Şaka gibi, inanmayan videosunu da bulup izleyebilir. İşte bu ortamın sonuçlarını sizden çok bu gençler yaşıyor. Gözlerinizi kapatın demek sedece ahlaksızlığı devam ettirmek siteyenlere fayda sağlar.

Hiç kusura bakmayın, ben de tam tersine diyorum ki gençlere daha çok açın gözlerinizi, her bilgiyi, haberi kaynağı daha çok okuyun, bilin, dinleyin, Daha zor ulaşılan kaynaklara ulaşın, öğrenin aslını. Elbette sonunda doğru-yanlış konusunda yine kendi kararınızı verin. Size dikte edilmesine izin vermeyin. Yoksa egemen gücün oluşturduğu algı yünetiminin maşası uysal "koyun"ları olursunuz.
Gençlerin en azından benim yaş grubumun hiçbir hedefi yok!
Yurt dışına gideriz, en kötü burada moto kurye olur 30-40bin lira kazanırız dışında bir hedefi olan arkadaşım malesef yok.

hangi genç 0'dan başlayacağı hayatında ev,araba sahibi olabilir belki 1 milyon hayata 0'dan başlamış gençten 100 tanesi ancak alabilir bunları.

Devlette çalışmak iyi güzel maaşında iyi alıyorsun ama geçen gün van'da üniversite için işci alım kurasında aynı isim iki kez çıkıyor ve kurayı yapan protokol buz kesiyor bu bataklık içinde devlette çalışmak çok zor.
 
Status
Yeni mesajlara kapalıdır.

Çevrimiçi personel

Forum istatistikleri

Konular
6,952
Mesajlar
118,759
Üyeler
2,824
Son üye
selocan32

Son kaynaklar

Son profil mesajları

hakan8470 wrote on Dede's profile.
1717172721760.png
Dedecim bu gul mu karanfil mi? Gerci ne farkeder onu da anlamam. Gerci bunun anlamini da bilmem :gulus2:
Lyewor_ wrote on hakan8470's profile.
Takip edilmeye başlanmışım :D ❤️
Merhaba elektronik tutsakları...
Lyewor_ wrote on taydin's profile.
Merhabalar. Elektrik laboratuvarınız varsa bunun hakkında bir konunuz var mı acaba? Sizin laboratuvarınızı merak ettim de :)
Lyewor_ wrote on taydin's profile.
Merhabalar forumda yeniyim! Bir sorum olacaktı lcr meterler hakkında. Hem bobini ölçen hemde bobin direnci ölçen bir lcr meter var mı acaba?
Back
Top