hakan8470
abantu
- Katılım
- 17 Şubat 2022
- Mesajlar
- 3,058
Ama burada bir sorun var, eski ogretmen anlayisi iyi olsaydi bugun bu durumda olunmazdi. Iki donemde de sorun var. Analizi iyi yapmak lazim. Bireysel egitimle bireysel ogrenciler yetistirmis gibi ulke, cok az iyi yetismis insan gucune sahibiz. Olayi genele yaymak bir sekilde cikmazda. Tam dogru bicimi , tam dogru sekilde , topluma ulastirma konusu kolay bir konu degil.Eğitim evde başlar. Evdeki ebevenylerin eğitimi de hem okuldan hem aileden gelir.
Öğretmen okulda öğrencisinden saygı görmezse neden eğilip yerden taş alsın?
Eskiden biz okula gitmediğimizde öğretmen direk evi arardı. Hasta mı oldu? Okulu kırdı da haberiniz mi yok diye. Hatta hasta olunca ziyaretimize gelen öğretmenlerimiz bile vardı. Çook eskiden tabi bunlar. Şimdi öğretmen diyor ki ne kadar az öğrenci, o kadar az baş ağrısı.
Çünkü eskiden öğretmenin bir ağırlığı vardı. Sınıfta disiplini sağlayabiliyordu. Şimdiler de "biri sana bir vurursa sen ona iki tane vur" mantığıyla yetiştirilen çocuklar öğretmenlerini dövebiliyor. Ha gücü yetmeyende babasını çağırıp dövdürüyor. En kavgacı olmayanı bile öğretmenin karşısına dikilip " sen benim çocuğuma nasıl bağırırsın" diye yaygara koparıyor. Bu arada dayak atmayı seven öğretmenlere de karşıyım. Dayakla disiplin okulda sağlanmaz.
Bu eğitim sistemine çözüm bulabilecek bir siyasi lider olduğunu sanmıyorum. Bunun çözümü için halkın içinden bir siyasetçi çıkıp ölümü pahasına devrimler yapmaya başlamalıdır. Parayla pulla millet vekili olan, oradan daha yüksek mertebelere çıkan siyasilerden böyle bir hamle gelmez.
Bir gun amirime size bir sekreter lazim demistim, "mumkunse dijital olsun" demisti. Devrim konusunda kesinlikle ayni fikirdeyim.