Simulasyon icindemiyiz?

Status
Yeni mesajlara kapalıdır.
@semih_s tavırlı olan sensin diyorum. Varsa benim hatalı bir bilgim, düzelt, bak doğrusu bu de, ne ahmaklık etmişim diyeyim, bir ahmaklığımdan kurtulayım. Beni düzeltmeye hakkın yok, benim bildiğim doğrudur yaklaşımı bir tavırdır. Benim, hatam varsa düzelt beni demem dahi bir tavırdır. Ben doğruya ilerleme tavrını benimsiyorum. Ya sen?

Bak şimdi, farklı bir daldan örnek vereyim;
AMD işlemcilerde bir tasarım hatası sebebiyle veri sızdırmasına dair bir konu arattım, ilk çıkan sayfa linkini koydum. Güvenlik açığı için sonradan yazılımsal bir patch yayınlarlar. Bu açığı işlemci içerisine bakarak, transistör transistör takip ederek ortaya çıkarmadılar. Yaptıkları işlemler sonucunda bu açığın var olduğunu keşfettiler ve veri çalmakta kullandılar. Algı sınırları dışında olan bir deneyimle ortaya çıkan bir durum mesela bu.

Benzer şekilde bir keşif ile simülasyon içinde bu türde bir arka kapı keşif imkanı olabilir mi düşüncesi var olabilir mi? Bile isteye veya akışın sonucunda oluşan bir arka kapı olabilir mi?
Belli ki sen benim, ben de senin tavrına takılmışım. Bazen konulara sazan gibi atladığım olur, emin olmadığım bir iddiayı, bunu samimiyetle söylüyorum, eğer yanlışsa düzeltilmesi umuduyla ortaya attığım da oluyor. Ama gelecek düzeltmeyi de ağrı kesici hap gibi kabul etmem, irdelemek gerek, yoksa bana faydası olmaz.

Ben davranışınla alakalı daha fazla yorum yapmayacağım. Benim bahsettiğin durumda beklentim: fermuarım açıksa doğrudan, ertelemeden söylenmesi. Konu hakkında konuşmaya devam edeceğim.

Bu verdiğin örnek de algı ötesi ile ilgili bir keşife emsal değil. Tartıştığımız durumdaki algı ötesi farklı.

Bizim uzay zamanı dışındaki, ötesindeki "şey"lerle (boyut de, ortam de, ne dersen de) deney yapma kabiliyetimiz yok. Yaptığımız çıkarımları sınayabileceğimiz bir deney yok. Benim bildiğim kadarıyla yok, öte tarafla etkileşimin kontrollü şekilde sınanabildiği bir deney var mı?

Hem işlemci, hem de Bir önceki ekranla ilgili örneğinde doğrudan algılayamadığımız olaylarla ilgili hipotezlerimizi sınayabildiğimiz ve tekrarlı tutarlı sonuçlarını gözlemleyebildiğimiz deneyler var.
 
Tartışmaların kişiselleştirilmeden yürütülmesi elzemdir.
Biraz kişiselleştirilmeye gidilmiş görünüyor.

Arkadaşlar kimse kimsenin savunularını da tezlerini de dikkate almıyor ve kuru kuruya tartışılıyor.
Kuramsallıkla kuramsal olmayanın mücadelesi de oldukça ters eliyor bana.

Herkes anladığı gibi inansın kimse kimseye müdahil olmasın.
Sonucunu simulasyon yada değil ahirinde mutlak görecek.

Düşünen insanın şu kapıyı da açık bırakması gerek:
"Ya öyle değilse... Ne olursa zararadayım, ne olursa kardayım"
Hz. Ali..

Bu tartışma benim için bitmiştir.
Haydeyin sağlıcakla.
 
Grafik hesap makinesine y=x+1 girip y=x+2 grafiği çıkıyorsa hata hesap makinesinin değildir.
Onu programlayan hatalı programlamıştır.
Dinler tanrıyı kusursuz olarak tanımladıkları için hatayı tanrı yerine insan hata yapmıştır demek zorunda kalıyorlar.
Kusursuz yaratanın kusursuz eseri olur. Hata yapmaz. Çelişkiye düşmekten kurtulamıyor dinler.
Simulasyon olup olmaması önemli değil.
 
Grafik hesap makinesine y=x+1 girip y=x+2 grafiği çıkıyorsa hata hesap makinesinin değildir.
Onu programlayan hatalı programlamıştır.
Dinler tanrıyı kusursuz olarak tanımladıkları için hatayı tanrı yerine insan hata yapmıştır demek zorunda kalıyorlar.
Kusursuz yaratanın kusursuz eseri olur. Hata yapmaz. Çelişkiye düşmekten kurtulamıyor dinler.
Simulasyon olup olmaması önemli değil.
hiç birşey yaratmayı beceremeyen sınırlı bir beyin ve bilgi beceri yapısına sahip Bunu yazan, trilyonlarca yıldan beri kusursuz işleyen kainatın yaratıcısına kusurlu diyorsa sadece komedi olur.

وَاٰتٰيكُمْ مِنْ كُلِّ مَا سَاَلْتُمُوهُۜ وَاِنْ تَعُدُّوا نِعْمَتَ اللّٰهِ لَا تُحْصُوهَاۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَظَلُومٌ كَفَّارٌ۟
O, istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız sayamazsınız. Şüphesiz insan çok zalimdir, çok nankördür.
İbrahim-34
وَلَئِنْ اَذَقْنَا الْاِنْسَانَ مِنَّا رَحْمَةً ثُمَّ نَزَعْنَاهَا مِنْهُۚ اِنَّهُ لَيَؤُ۫سٌ كَفُورٌ
Biz insana tarafımızdan bir nimet tattırır, sonra da bunu elinden çekip alıversek, bu takdirde o tamâmen ümitsizliğe kapılır, olabildiğine nankör kesilir.
HUD-9

وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ
“Hani Rabbiniz size: «Şâyet şükrederseniz size olan nimetlerimi artırır da artırırım. Yok eğer nankörlük ederseniz, şunu bilin ki benim azabım çok şiddetlidir» buyurmuştu.”
İbrahim-7

وَاِذَا مَسَّكُمُ الضُّرُّ فِي الْبَحْرِ ضَلَّ مَنْ تَدْعُونَ اِلَّٓا اِيَّاهُۚ فَلَمَّا نَجّٰيكُمْ اِلَى الْبَرِّ اَعْرَضْتُمْۜ وَكَانَ الْاِنْسَانُ كَفُورًا
Denizde başınıza bir tehlike geldiği zaman, ilâh diye taptığınız varlıkların hepsi kaybolur gider. Orada yalnız Allah bulunur ve sadece O’na yalvarıp yakarırsınız. Ne var ki, Allah sizi kurtarıp selâmetle karaya çıkardığı zaman hemen O’ndan yüz çevirirsiniz. İşte insan böylesine nankördür!
İsra-67

وَهُوَ الَّذ۪ٓي اَحْيَاكُمْۘ ثُمَّ يُم۪يتُكُمْ ثُمَّ يُحْي۪يكُمْۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَكَفُورٌ
Size hayat veren Allah’tır. Sonra sizi öldürecek, daha sonra sizi tekrar diriltecek olan da O’dur. Ama insan, gerçekten pek nankördür.
HAC-66

قُتِلَ الْاِنْسَانُ مَٓا اَكْفَرَهُۜ
Kahrolası insan; ne kadar da nankördür o!
Abes-17

اِنَّ الْاِنْسَانَ لِرَبِّه۪ لَكَنُودٌۚ
Gerçekten insan Rabbine karşı çok nankördür.
Adiyat-6
 
Last edited by a moderator:
hiç birşey yaratmayı beceremeyen sınırlı bir beyin ve bilgi beceri yapısına sahip Bunu yazan, trilyonlarca yıldan beri kusursuz işleyen kainatın yaratıcısına kusurlu diyorsa sadece komedi olur.

وَاٰتٰيكُمْ مِنْ كُلِّ مَا سَاَلْتُمُوهُۜ وَاِنْ تَعُدُّوا نِعْمَتَ اللّٰهِ لَا تُحْصُوهَاۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَظَلُومٌ كَفَّارٌ۟
O, istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız sayamazsınız. Şüphesiz insan çok zalimdir, çok nankördür.
İbrahim-34
وَلَئِنْ اَذَقْنَا الْاِنْسَانَ مِنَّا رَحْمَةً ثُمَّ نَزَعْنَاهَا مِنْهُۚ اِنَّهُ لَيَؤُ۫سٌ كَفُورٌ
Biz insana tarafımızdan bir nimet tattırır, sonra da bunu elinden çekip alıversek, bu takdirde o tamâmen ümitsizliğe kapılır, olabildiğine nankör kesilir.
HUD-9

وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ
“Hani Rabbiniz size: «Şâyet şükrederseniz size olan nimetlerimi artırır da artırırım. Yok eğer nankörlük ederseniz, şunu bilin ki benim azabım çok şiddetlidir» buyurmuştu.”
İbrahim-7

وَاِذَا مَسَّكُمُ الضُّرُّ فِي الْبَحْرِ ضَلَّ مَنْ تَدْعُونَ اِلَّٓا اِيَّاهُۚ فَلَمَّا نَجّٰيكُمْ اِلَى الْبَرِّ اَعْرَضْتُمْۜ وَكَانَ الْاِنْسَانُ كَفُورًا
Denizde başınıza bir tehlike geldiği zaman, ilâh diye taptığınız varlıkların hepsi kaybolur gider. Orada yalnız Allah bulunur ve sadece O’na yalvarıp yakarırsınız. Ne var ki, Allah sizi kurtarıp selâmetle karaya çıkardığı zaman hemen O’ndan yüz çevirirsiniz. İşte insan böylesine nankördür!
İsra-67

وَهُوَ الَّذ۪ٓي اَحْيَاكُمْۘ ثُمَّ يُم۪يتُكُمْ ثُمَّ يُحْي۪يكُمْۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَكَفُورٌ
Size hayat veren Allah’tır. Sonra sizi öldürecek, daha sonra sizi tekrar diriltecek olan da O’dur. Ama insan, gerçekten pek nankördür.
HAC-66

قُتِلَ الْاِنْسَانُ مَٓا اَكْفَرَهُۜ
Kahrolası insan; ne kadar da nankördür o!
Abes-17

اِنَّ الْاِنْسَانَ لِرَبِّه۪ لَكَنُودٌۚ
Gerçekten insan Rabbine karşı çok nankördür.
Adiyat-6
36967 eklentisine bak
Kumar bağımlılığı oyun bağımlılığı alkol sigara uyuşturucu bağımlılığı şizofreni eşcinsellik, zeka hafıza geriliği vb hastalıkların hepsi kusurdur.
Beslenmemizi bile bir canlıyı öldürerek yapıyoruz. Katil oluyoruz.
Bozuk ürünler ile sağlam ( görünürde sağlam) piyasaya sürülmüş.
Geri iade de imkanıda yok.
Daha önce yazdığım ayetlerde bozukluğu üstlendiği ayetlerde var. Şmes süresi. insan süresi 30.
Zaten dini kitaplarda insan ürünü olduğu için ayetler arasında tutarlılıkta yok.
 
Konu giderek kısır din tartışmasına evriliyor ve muhtemelen sonunda kilitlenecek ...
 
herhangi bir felsefi tartışmada işin içine dini bakış açısı girdiğinde manasızlaşıyor. çünkü din ispata değil inanışa dayalı. geri kalan tüm argumanlar sadece inanışı desteklemek amaçlı ve ölçülebilir bir ispat içermiyor. konuyu dini açıdan ele alanlar aslında sadece "ben inanıyorum ve bana göre böyle" dese sorun kalmayacak. ama arguman ürettikçe karşı taraf da haliyle bu argumanı mantık çerçevesinde analiz ediyor ve manasız ölçülemez-ıspatlanamaz bir tartışmaya evriliyor.

teknik bir forumda tartışmaların teknik ve bilimsel zeminde yoğunlaşması gerektiğini düşünüyorum.
 
Son düzenleme:
Bunu okurken bir çeşit martaval gibi görünecek ama değil. Yine kavram çerçevesinde kalarak yazmaya çalışacağım.

Yaratılmışların kusurlu oluşu, yaratanın kusursuz yaratamadığına işaret etmez.

Bahsedilen kusursuz yaratma niteliği, tam olarak istediği gibi, amacının dışında kusur ve özelliklerinin olmayacağı şekilde yaratabilmek anlamında olmalı. Aksi halde yaratılmış pek çok şey hepimizin malumu olduğu gibi açıkça kusurlu. Bunun da mantıksal sonuçları var. Simulasyonun deterministik olup olmaması, ödül ve ceza, ve özgür irade ile ilgili.

Bu önermede Özgür iradenin var olamayacağını kastetmiyorum, Özgür iradenin var olması ve olmaması ile ilgili kabuller diğer kabullerle uyumlu veya uyumsuz olabilir. Bu argümanla dalga bile geçseniz kabulüm, ama soru sorarım.

Konu içinde önceki mesajlarımda hararet ve heyecanla agresif göründüysem affola. Yazılı mecranın kısıtlarından kaynaklanmakta. Söylediklerimin arkasındayım dürüstçe söyledim. Bu laflar da Rus romanlarındaki diyaloglar gibi oldu ama ne yapayım...
 
Konuyu hortlatacağım ama birden gece gökyüzüne bakarken aklıma geldi.

Evren simulasyon olsaydı bu kadar yıldızlar galaksiler simulasyona neden eklensin ? neden simulasyon zora sokulsun, ne faydası var, teleskopla bile zor görülen ic1101 galaksisinin kime ne faydası var 100.000.000.000.000 tane yıldız varmış üzerinde bunlarda kaç tane atom var. Simulasyonda her atom tek tek hafızaya alınıp işlem yapılması gerekiyor bundan kaçış yok.

Peki bu kadar gereksiz şey neden eklenmiş , çünkü simulsyon değil , buharın yoğunlaşıp su taneciği olması gibi bunlar tek seferde yaratılmış.

Yaratıcı sonsuz güce sahip olduğu için hesapsızca yaratabiliyor , ama simulasyon olsaydı her atom özenle eklenecekti simulasyona.
 
yaratıcının sonsuz olan kudreti yeterli hafızayı ve işlem gücünü yaratmaya niçin yetmesin, dini anlayışa göre de madde evrende insandan başka akıllı canlı yok. o zaman asla göremediğimiz james webb ile baktığımızda milyon yıl önce yok olmuş gelişmiş teleskopla bakmıyor olsa asla haberimizin bile olmayacağı galaksilere ne gerek vardı, ama varlar.

simülasyondan kasıt şu anın teknolojisi ile sıfır ve birleri elektriksel olarak işleten silikon bazlı dev bilgisayar değil. tam tersine ilk enerjisini ve hareketini verince kendi devam eden sentetik bir sistem. bu da aslında big-bang teorisi ile çelişmiyor.
 
Yaratıcı sonsuz güce sahip olduğu için hesapsızca yaratabiliyor , ama simulasyon olsaydı her atom özenle eklenecekti simulasyona.
Yaratan için yarattığının formuyla ilgili imkan ve kudret bakımından bir kısıt olmadığını kabul edebiliriz. Bence evrenin fiziki yada sentetik veriden ibaret olmasının evren, yaratıcı ve insanın ilişkisi ve insanın gerçekliği tecrübe edişi bakımından bir fark olamaz. Biz her halükarda kısıtlı algı, erişim ve idrak ile algılıyoruz evreni.

Simulasyon deyiminin bir başka anlamı daha var. Bu daha nüanslı geliyor bana. Birbirinden bağımsız ve olasılıklı çok sayıda birbirini etkileyen olayın seyrini gözlemlemek için yapılan şey de simulasyon. Böyle bir simulasyon her tekrarlandığında farklı sonuçlar alınır. Olaylar her başlatmada olasılıklarına göre farklı sonuçlanır ve zincirleme olarak birbirlerini de etkilediklerinden sonuçlar dallanıp sonsuz çeşide doğru gider. Çok da nüanslı değilmiş çoklu evren teorisine benzedi bu. Ama çoklu evren teorisinde bir iradeyle tekrar başlatılıp sınanan evrenler değil de her olasılıklı olayın olası sonuçlarıyla dallanarak çoğalan bir evren anlatısı vardı, aklıma yatmamıştı, eksiğim de olabilir.
 
Kumar bağımlılığı oyun bağımlılığı alkol sigara uyuşturucu bağımlılığı şizofreni eşcinsellik, zeka hafıza geriliği vb hastalıkların hepsi kusurdur.
Beslenmemizi bile bir canlıyı öldürerek yapıyoruz. Katil oluyoruz.
Bozuk ürünler ile sağlam ( görünürde sağlam) piyasaya sürülmüş.
Geri iade de imkanıda yok.
Daha önce yazdığım ayetlerde bozukluğu üstlendiği ayetlerde var. Şmes süresi. insan süresi 30.
Zaten dini kitaplarda insan ürünü olduğu için ayetler arasında tutarlılıkta yok.
@deneyci Kardeşim üzerine alınma.. Maksat kişiselleştirmek asla değil.
Bulduğum ve yazdığım ayetler insana kusurlu demiyor. Genel olarak insanın özgür iradesi sebebiyle nankör olmaya, Günahkar olmaya, Bir sürü uyarıcı gönderdiği halde yaratıcısına savaş açmaya meyilli olduğunu ifade eder. Kişisel kontrolünü yapıp iradelerini arzularının önüne koyanlar müstesna.
Bu ilk yaratılan adem için de öyleydi. Kimine göre yasaklı bitki kimilerine göre cinsellik...
Sonuçta birilerinin gazıyla yeryüzüne sürülüş.
Özgür irade ve kişisel becerilerin yanı sıra içine eklemlenen nefis ve başka unsurlardan etkileşime açık olması bu sonuca götürebiliyor.
Yasakları delmek gibi bir eyleme girişilip cennetten kovulmasına sebep olabiliyor.
İlk peygamberin iki oğlundan birisi diğerini öldürebiliyor.
Allahın yarattığı melekler de ise hiç rotadan çıkma asla olmuyor. Sadece insan için geçerli yolda olmak veya yoldan çıkma iradesi.
Buna ilişkin ayetlerde çokça war.
Ancak özellikle iradeli olup yaratıcısını tanıyıp onu yaratıcı kabul edip iradeleriyle ona inanmaları maksadıyla böyle yaratılmışlardır.

Hakkaten sevgili @Mikro Step Cennetten kovulmanında senin teorindeki yerini merak ediyorum.
Simulasyona nasıl bağlayacaksın.
Asıl cevaplanması gereken sor Yaratıcı böyle bir simulasyona neden gerek duyar.?
Malzemedenmi, enerjidenmi, neden tasarruf edecek. Zaten herşey sınırsız bir şekilde onun emrindeyken maksadı ne ola.?

@semih_s Bigbank ın açmazı patlamadan sonra oluşan gaz kümesinin nasıl bir çekim etrafında kümelenip galaksilere dönüşebildiğidir.
Araştırabilirsin.
Gaz sürekli genişleyip birbirinden uzaklaşma eğiliminde iken nasıl birleşip yeni atomlara dönüşüp katı devasa kütleler oluşturup çekim alanı oluşturduklarının izahı yoktur.
 
Bigbank ın açmazı patlamadan sonra oluşan gaz kümesinin nasıl bir çekim etrafında kümelenip galaksilere dönüşebildiğidir.
Araştırabilirsin.
Gaz sürekli genişleyip birbirinden uzaklaşma eğiliminde iken nasıl birleşip yeni atomlara dönüşüp katı devasa kütleler oluşturup çekim alanı oluşturduklarının izahı yoktur.
Big bang teorisine uzay zamanı başlama noktası ile ilgili kesin ve doğru cevap gibi bakmamak lazım. Herhalde aklı başında bilim adamları da öyle bakmıyordur. Nihayetinde bütün bilimsel teoriler eldeki gözlemler ve bilgilerle kurulmuş, gerçeğin bir modeli. Her şeyin tek bir çıkış noktasından genişleyerek bugünkü hale geldiği bir model oluşturulabilir. Bu modelin gözlemlerle uyuması da sağlanabilir. İnsanlar bunu iyi yapıyor.

Yer çekimini anladık diyoruz, sonra gözlemle bağdaşmadığı yerde karanlık maddeyle düzeltiyoruz :) . Yerçekimine rağmen Evrenin genişlemesi hızlanıyor, hop! Karanlık enerji :).

Eldeki veriler ve bilgilere göre bütün evrenin milyarlarca yıllık geçmişiyle beraber geçen perşembe yaratılmış olabileceği de geçerli bir teori (tasdiklenemese bile yalanlanamaz da).
 
maddenin de aslında madde olmadığı, quantum alanları içinde yoğunlaşmış enerji alanları olduğu gibi bir teori var. şimdilik tüm ölçümler ve deneylerle de tutarlı görünüyor.

hiroşimaya atılan ve şehri dümdüz eden atom bombasında saf enerjiye dönüşen madde miktarı sadece 0.7 gram, böyle düşününce madde içindeki enerjinin miktarı akıl almaz geliyor.

 
Hakkaten sevgili @Mikro Step Cennetten kovulmanında senin teorindeki yerini merak ediyorum.
Simulasyona nasıl bağlayacaksın.
Asıl cevaplanması gereken sor Yaratıcı böyle bir simulasyona neden gerek duyar.?
Malzemedenmi, enerjidenmi, neden tasarruf edecek. Zaten herşey sınırsız bir şekilde onun emrindeyken maksadı ne ola.?

Bir seyi baglamayacaksin. Olaylarin olus seklini aynen simulasyon diye dusuneceksin.

Cennet simulasyonu katmaninda bak bu agacdaki meyvelerden yemeyeceksin.
Sonra yilanin simulasyonu aktif olarak Havvaya der. Ye ye
Havva simulasyonu da elmayi yeme procedurunu uygular.

Havva elmayi yer. Aslinda ne gercekte bir elma vardir ne agac ne de Havva.

Yaratici simulasyona neden gerek duyar?
Buna ben nasil cevap verebilirim?

Dunyadaki herseyin gercek oldugunu bana nasil ispat edersin?
Igneyi elime batiririnca canim aciyor deme bana.
 
Biraz gulumseyelim.

Allah kadina diyor ki...
O yasak meyveyi yeme.
Peki kadin ne yapiyor?
Yiyor.

Sen de diyorsun ki...
"Evde hanima laf geciremiyorum"

Aga sen kimsin yaaaa.
 
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
insan süresi 30. Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Kuşkusuz Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali
şems süresi 8.Sonra da ona kötülük ve takva kabiliyetini verene yemin olsun ki,

Sadece onları kapsamıyor. Herşeyi belirleyen O.

Kader sonuç oluyor. İnsanın seçme eylemide yazılım sonucu sonuçta. Kendiliğinden ben şunu yapayım demiyor insanlar.

hiç birşey yaratmayı beceremeyen sınırlı bir beyin ve bilgi beceri yapısına sahip Bunu yazan, trilyonlarca yıldan beri kusursuz işleyen kainatın yaratıcısına kusurlu diyorsa sadece komedi olur.

وَاٰتٰيكُمْ مِنْ كُلِّ مَا سَاَلْتُمُوهُۜ وَاِنْ تَعُدُّوا نِعْمَتَ اللّٰهِ لَا تُحْصُوهَاۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَظَلُومٌ كَفَّارٌ۟
O, istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız sayamazsınız. Şüphesiz insan çok zalimdir, çok nankördür.
İbrahim-34
وَلَئِنْ اَذَقْنَا الْاِنْسَانَ مِنَّا رَحْمَةً ثُمَّ نَزَعْنَاهَا مِنْهُۚ اِنَّهُ لَيَؤُ۫سٌ كَفُورٌ
Biz insana tarafımızdan bir nimet tattırır, sonra da bunu elinden çekip alıversek, bu takdirde o tamâmen ümitsizliğe kapılır, olabildiğine nankör kesilir.
HUD-9

وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ
“Hani Rabbiniz size: «Şâyet şükrederseniz size olan nimetlerimi artırır da artırırım. Yok eğer nankörlük ederseniz, şunu bilin ki benim azabım çok şiddetlidir» buyurmuştu.”
İbrahim-7

وَاِذَا مَسَّكُمُ الضُّرُّ فِي الْبَحْرِ ضَلَّ مَنْ تَدْعُونَ اِلَّٓا اِيَّاهُۚ فَلَمَّا نَجّٰيكُمْ اِلَى الْبَرِّ اَعْرَضْتُمْۜ وَكَانَ الْاِنْسَانُ كَفُورًا
Denizde başınıza bir tehlike geldiği zaman, ilâh diye taptığınız varlıkların hepsi kaybolur gider. Orada yalnız Allah bulunur ve sadece O’na yalvarıp yakarırsınız. Ne var ki, Allah sizi kurtarıp selâmetle karaya çıkardığı zaman hemen O’ndan yüz çevirirsiniz. İşte insan böylesine nankördür!
İsra-67

وَهُوَ الَّذ۪ٓي اَحْيَاكُمْۘ ثُمَّ يُم۪يتُكُمْ ثُمَّ يُحْي۪يكُمْۜ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَكَفُورٌ
Size hayat veren Allah’tır. Sonra sizi öldürecek, daha sonra sizi tekrar diriltecek olan da O’dur. Ama insan, gerçekten pek nankördür.
HAC-66

قُتِلَ الْاِنْسَانُ مَٓا اَكْفَرَهُۜ
Kahrolası insan; ne kadar da nankördür o!
Abes-17

اِنَّ الْاِنْسَانَ لِرَبِّه۪ لَكَنُودٌۚ
Gerçekten insan Rabbine karşı çok nankördür.
Adiyat-6
yukarıda alıntı yaptığım şems süresinde alıntıladığım ayetler kötülük ve iyilik yapma kabiletini verenin Allah olduğu yazılı.
Ayetlerde geçen "Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz" anlamı açık ve net.

Kendi yazdığın program hata yapınca kahrolasıca nankör program dermisin? :)
Yoksa programdaki hatayı düzeltirmisin?

Tanrı kötülüğü önlemek istiyor da gücü mü yetmiyor?
Öyleyse o güçsüzdür.
Yoksa gücü yetiyor da kötülüğü önlemek mi istemiyor?
Öyleyse o iyi niyetli değildir.
Hem güçlü, hem de iyi ise, bu kadar kötülük nasıl oldu da var oldu?
David Hume
 
@deneyci sen istediğin kadar inananların kutsallarını aşağılayan alıntılar yap, veya kendin değersiz ve anlamsız olduğunu düşün, inananların fikirlerini değiştirmeyeceksin. İnanan insanlar da ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, senin fikrini değiştiremez. Ama yapılan bu tartışma dargınlıklara sebebiyet verir ve insanların forumun konusuna giren paylaşımları olsa da yapmalarını engeller. Bu tartışma da artık bu noktaya geldi diye düşünüyorum.
 
Status
Yeni mesajlara kapalıdır.

Çevrimiçi üyeler

Forum istatistikleri

Konular
6,951
Mesajlar
118,751
Üyeler
2,824
Son üye
selocan32

Son kaynaklar

Son profil mesajları

hakan8470 wrote on Dede's profile.
1717172721760.png
Dedecim bu gul mu karanfil mi? Gerci ne farkeder onu da anlamam. Gerci bunun anlamini da bilmem :gulus2:
Lyewor_ wrote on hakan8470's profile.
Takip edilmeye başlanmışım :D ❤️
Merhaba elektronik tutsakları...
Lyewor_ wrote on taydin's profile.
Merhabalar. Elektrik laboratuvarınız varsa bunun hakkında bir konunuz var mı acaba? Sizin laboratuvarınızı merak ettim de :)
Lyewor_ wrote on taydin's profile.
Merhabalar forumda yeniyim! Bir sorum olacaktı lcr meterler hakkında. Hem bobini ölçen hemde bobin direnci ölçen bir lcr meter var mı acaba?
Back
Top